Examples of using "Economie" in a sentence and their turkish translations:
kalıcı olarak azalabilir.
Bu ekonomimize yardımcı oluyor.
hayatımızı, ekonomimizi ve politikamızı ele geçirmiş görünüyor.
Üniversitede ekonomi okuyorum.
Japon ekonomisi hâlâ istikrarlı.
Japon ekonomisi hızla gelişti.
Sanat ekonomiye bu kadar fazla katkı sağlıyorsa
Biz ekonominin daha iyi olacağını açıklıyoruz.
Ekonomi yeniden düzeliyor.
O ülkenin ekonomisi büyüyor.
Pazarlama, ekonomide önemli bir kavramdır.
hediye ekonomisinin bir parçası olarak görüyor.
Japon ekonomisi geçen yıl %4 büyüdü.
Anlaşmazlığın ekonomiye zarar vereceğinden korkuyorlardı.
bu ekonomi için gittikçe daha önemsiz biri haline gelirsin.
Ekonomiyi ya da ulusal güvenliği önemsiyor muyuz?
Ekonominin gelişeceğine dair önemli bir iyimserlik var.
bu 21. yüzyıl ekonomisinde başarılı olmam için çok önemli.
Ülkemizin ekonomisi bu yıl daha da gelişmiştir.
Sporadik terör eylemlerine rağmen, Rusya şimdi Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisine sahipti.
Dev bir federal bütçe açığı, yıllardır Amerikan ekonomisinin başına bela oldu.