Examples of using "يجبر" in a sentence and their turkish translations:
bu Zoom u kullanmaya Milli eğitim zorlamadı
Bütün bunlar biraz beynimizi zorluyor biliyorum
acil durumlar için belirlenmiş her kata gizli sığınak
Kimse bu insanları yasa dışı uyuşturucu ticaretinde rol almak için zorlamadı
-