Examples of using "حيّة" in a sentence and their turkish translations:
Fadıl, Leyla'nın hala hayatta olduğunu fark etti.
Tom, Mary'yi canlı gören son kişiydi.
- Fadıl, Leyla'nın hayatta olup olmadığını bilmiyordu.
- Fadil , Layla hayatta mı deil mi bilmiyordu
100 yaşına kadar yaşarsam 2103'te de hayatta olacağım.