Examples of using "حظيت" in a sentence and their turkish translations:
Üniversiteye gittim, evlendim, çocuk ve kariyer de yaptım
Geçtiğimiz bahar üç saat süren telafi edici bir görüşmemiz oldu.
Ben debir hayli kariyer başarısı edindim
Ama aynı zamanda sevgiyi tecrübe ettim.
Daha önce Suriyeli çevrelerde özellikle kadının toplumdaki rolünü harekete geçirmek için
Lannes daha sonra General Augereau'nun bölüğünün bir parçası olarak İtalya'ya transfer edildi ve burada cesur,