Translation of "ثلاث" in Turkish

0.023 sec.

Examples of using "ثلاث" in a sentence and their turkish translations:

(ثلاث نغمات)

(Üç ton)

لدي ثلاث كاميرات.

Üç kameram var.

لي ثلاث أخوات.

Üç kız kardeşim var.

- أدرس ثلاث ساعات في اليوم.
- أدرس لمدة ثلاث ساعات كل يوم.
- أذاكر ثلاث ساعات يومياً.

Her gün üç saat çalışırım.

بعد أسبوعين أو ثلاث.

Sonra 2-3 hafta geçti.

بل يوجد ثلاث منافع.

Üç avantaj mevcut:

ثلاث أفكار، وثلاث تناقضات.

Üç fikir, üç çelişki.

ستحصل على ثلاث نتائج.

Bunun üç sonucu olacak.

ضربوا المجلس ثلاث مرات

üç kere tahtaya vururlardı

إنها تتحدث ثلاث لغات.

O üç dil konuşuyor.

لدي ثلاث أولاد خالة.

Anne tarafında üç kuzenim var.

كان لدينا ثلاث طائرات.

Üç uçağımız vardı.

البيت من ثلاث طوابق.

Ev üç katlı.

نحن ثلاث نساء وحيدات.

Biz üç yalnız bayanız.

قسموهم إلى ثلاث مجموعات مختلفة.

ve onları üç farklı gruba ayırdılar.

واستلمنا ثلاث مجموعات من الفواتير.

ve üç grup faturamız oldu.

لكن على مدار ثلاث أسابيع،

Ama üç hafta süresince,

لدينا هنا ثلاث روفرات مختلفة.

Üç farklı gezginimizi görüyorsunuz burada.

حتى الاحتيال ثلاث صناعة الورق

yani dolandırıcılık üç kağıtçılık

وفجأة ظهرت ثلاث كلاب أمامنا.

Birdenbire önümüzde üç köpek çıktı.

السيد سوزوكي لديه ثلاث بنات.

Bay Suzuki'nin üç kızı var.

توم منذ ثلاث سنوات هنا.

Tom üç yıldır burada.

كتبت ثلاث رسائل ليلة البارحة.

Dün gece üç mektup yazdım.

لقد أكلنا هناك ثلاث مرات.

Orada üç kez yemek yedik.

لقد توفي منذ ثلاث سنوات.

Üç yıl önce öldü.

شاهدت ذلك الفيديو ثلاث مرات.

O videoyu üç kez izledim.

اليوم سوف أتشارك معكم ثلاث استراتيجيات.

Bugün, sizinle sadece üç strateji paylaşacağım.

هي ثلاث استراتيجيات تدعم كل أبحاثي،

Benim bütün çalışmalarımı destekleyen,

خلال ثلاث سنوات، بحلول العام 1987،

1987'ye kadar üç yıl içinde,

عُثرت على ثلاث حثث في الكهف.

Bir mağarada üç ceset bulundu.

إنه صعب أن أتحدث ثلاث لغات

Üç dil konuşmak zordur.

كنت هنا البارحة لمدة ثلاث ساعات.

Dün üç saat boyunca buradaydım.

قبل ثلاث سنوات، لم يكن هذا ممكنًا.

Üç yıl önce bu yapılamadı.

أصبحت عاطلاً عن العمل لمدة ثلاث سنوات.

3 yıl kadar işsiz kaldım.

وبالربيع الماضي، حظيت بزيارة لمدة ثلاث ساعات.

Geçtiğimiz bahar üç saat süren telafi edici bir görüşmemiz oldu.

سأشير إليكم أنها ترمز إلى ثلاث أفكار:

ki TED'in açılımında bile üç fikir var:

ثلاث ملايين منها لم يكن مخططًا لها؟

3 milyonunun planlanmadığını söylesem?

هناك ثلاث كلاب نائمون على بساط أمي.

Annemin halısında uyuyan üç köpek var.

أمامك ثلاث خيارات لا غير للاختيار بينها.

Seçmek için sadece üç seçeneğin var.

وأنني كنت بلا منزل ثلاث مرات هذا العام."

ve bu yıl üç kez evsiz kaldığımı öğretmenimin bilmesini istiyorum."

ولكن بعد سنتين أو ثلاث أصبحت الرجل الأول.

ama 2-3 yıl sonra bir numaralı adam olmuşsun artık.

حيث كانت مصمم فقط لأن تستوعب ثلاث اشخاص.

ve bu çadır sadece üç kişilikti.

أجرى أفراد من عائلتي ثلاث عمليات جراحية بسيطة،

aile bireylerim üç küçük cerrahi müdahale geçirdiler.

الحليف الروماني استولى على ثلاث سفن قرطاجية وطواقمها.

Roma'nın dostu müttefikler, 3 Kartaca gemisini mürettebatıyla birlikte esir aldı.

القيام بأشياء مثل خدعة خردة سرقة ثلاث أوراق

hile hurda soygun üç kağıt gibi şeyler oluyor mu

تقول سيجال أن هنالك ثلاث طرق لفعل ذلك:

Sigal bunu yapmanın üç yolu olduğunu söylüyor:

- طعن سامي في إدانته ثلاث مرّات لكنّ كلّ طعونه رُفِضت.
- قدم سامي ثلاث طعون ضد إدانته لكنها كلها قوبلت بالرفض.

Sami, mahkumiyetine karşı üç itirazda bulundu. Her biri reddedildi.

كان بداخل ذلك الصنوق الورقي ثلاث قطط صغيرة ميتة -

ve bu karton kutunun içinde üç tane ölü kedi yavrusu vardı,

ويمكنهم الاستماع لمدة ثلاث - أربع دقائق دون الشعور بالملل.

sizi sıkılmadan 3-4 dakika dinleyebilirler.

أنهى توم كتابة التقرير في أقل من ثلاث ساعات.

Tom üç saatten daha az bir süre içinde raporu yazmayı bitirdi.

توم ينظف أسنانه بالفرشاة ثلاث مرات على الأقل يومياَ

Tom günde en az üç kere dişlerini fırçalar.

لقد مرت ثلاث سنوات منذ أن غادر توم بوسطن.

Tom Boston'dan ayrılalalı üç yıl oldu.

انظروا، حُكم عليك بالإعدام قبل سنتين أو ثلاث، رأيت القاع،

Bakın, artık 2-3 yıl önce idam kararına mahkûm edilmişsin, dibi görmüşsün,

لقد أخبرتك أن هناك ثلاث أفكار، لكن ذلك كان كذبة.

Üç fikrim olduğunu söylerken yalan söylemiştim.

منذ أن بدأتُ العمل على هذه الشّبكة قبل ثلاث سنوات،

Bu ağı inşa etmeye üç yıl önce başladım.

جديدة يتفق عليها الطرفان ولمدةٍ زمنية قدرها ثلاث سنوات. اعملوا

üç yıllık bir süre için her iki tarafın da kabul ettiği yeni koşullar ile . Jozo olduğun

رسمت ثلاث لوحات مختلفة ثم رسمت نسخة مكررة من كل لوحة

Üç farklı resim çizdim ve daha sonra her bir resmin kopyalarını çıkardım,

في ذلك اليوم بالذات، تسلقت سلالم من ثلاث سلاسل من الدرجات،

İşte o gün basamakları üçer üçer çıktım.

وبعد ذلك قيّم آدم ساندلير"زا دو أوفر"، وأعطاها ثلاث نجوم.

sonra da Adam Sandler'ı oylar; "To Do-Over"a 3 yıldız verirler.

"وا إسلاماه!!!" صرخها ثلاث مرات وهاجم خط العدو مع حاشيته الشخصية

"EY,ISLAM!!!" diye 3 kere bağırdı ve adamlarıyla birlikte düşman hattına saldırdı.

وما رأي الشرع والفقهاء فيه? بداية القصة بعد ثلاث سنواتٍ على

Şeriat ve hukukçuların bu konudaki görüşleri nedir? Hikayenin başlangıcında, evliliğinden üç yıl sonra bir kadın , kocasından davet almak için

طلب سامي من زابون سكران أن يسدّد ثمن مشروباته ثلاث مرّات.

Sami sarhoş bir müşteriyi üç kez uyardı.

بعد التخرج في كلية الحقوق لمدة تصل إلى ثلاث أو أربع سنوات،

Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra 3 yıl kadar ya da 4 yıl kadar,

استغرق صعود سولت من رتبة رقيب إلى عميد أقل من ثلاث سنوات.

Soult'un çavuştan tümgeneralliğe yükselişi üç yıldan az sürdü.

المباني التي تتألف من طابقين او ثلاث وحتى اربعة. فكروا اكثر ان

iki, üç ve hatta dört kattan oluşan birçok bina vardı .

- بيتك أكبر من بيتي ثلاث مرات.
- منزلك أكبر من منزلي بثلاث مرات.

Senin evin benimkinden üç kat daha büyük.

عليك أخذ حبة مع كأس من الماء مرتين أو ثلاث مرات يوميا.

Günde iki ya da üç kez bir bardak suyla bir tablet almak zorundasın.

لقد كان توم يتدرب على عزف البيانو لساعتين أو ثلاث ساعات يوميا

Tom günde iki ya da üç saat piyano çalışıyor.

- حُكِم على ليلى بثلاث أحكام مؤبّدة.
- حُكِم على ليلى ثلاث مرّات بالمؤبّد.

Leyla'ya üç tane ömür boyu hapis cezası verildi.

وبما أنه كان مدرك بأنه محاط من ثلاث جهات، أمر كاتبوغا قواته بالهجوم

3 taraftan çevrili olduğunu gören Kitbuqa askerlerine vur-kaç yapmalarını ve

في أقل من ثلاث ساعات من القتال، تم القضاء على الجيش الروماني بأكمله

Üç saatten kısa süren muharebede, koca Roma ordusu darma duman oldu.

خاض جيشه ثلاث معارك دون أخذ قسط كاف من الراحة من عبور جبال الألب.

Ordusu Alpler'i geçtiğinden beri tamamiyle iyileşmeden üç muharebede savaştı.