Examples of using "تشارلز" in a sentence and their turkish translations:
Arşidük Charles Bavyera'ya ilerlediğinde
Charles'ı bana yardım ettirmeye çalıştım fakat o etmedi.
Daha sonra Poltava Savaşı'nda XII. Karl'ın ordusunu ezdi
sadece Avusturyalı bir artçı ile değil, Arşidük Charles'ın ordusunun tüm gücüyle karşı karşıya kaldıkları anlaşıldı .
Arşidük Charles Fransızları ertelemek için sadece küçük bir artçı birliği bırakmıştı.
Charles ve Avusturya ordusu, Tuna'nın karşısında beklemedeydi.