Examples of using "تتوقف" in a sentence and their turkish translations:
gelişmeyi bırakırsınız.
- Durmak zorundasın.
- Durmak zorundasınız.
bir an öylece kalır, duraklar
Sürekli uzayan dişler.
Durur musunuz, lütfen?
Konuşmak şiddeti durdurur, unutmayalım
çünkü emisyonların durdurulması gerekiyorsa
Şöyle; bir başlarlarsa hiç durmayacaklarından korkuyoruz
Gece daha da soğudukça... ...vücut işlevlerinin çoğu yavaşlayarak duruyor.
Keşke o, o aptal müziği çalmayı durdursa.
Korkunç mali bolluk ve durmayan geliştirme projeleri. Birkaç kısa yıl