Examples of using "بالأمان" in a sentence and their turkish translations:
tehlikeli ve aldatıcı bir güvenlik hissi bu.
Belki de güdüsel olarak güvenlik arayışına girdiğimizden.
Artık kendimi burada güvende hissetmiyorum.
okullarımızı sıcak yuvalar hâline getirebiliriz.
O çocuk annesinin kollarında güvenli hissetti.
Ben bu özel iş yerlerini psikolojik güven ortamı olarak nitelendiriyorum.
Peki sahte bir güven duygusuna kapıldık mı?
ve bu kişiler ülkelerinde kendilerini güvende hissetmiyordu.
Gerçekten de her yönden daha güvenli bir hâle geldik.