Translation of "النبيذ" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "النبيذ" in a sentence and their turkish translations:

أنا شربت النبيذ.

- Ben şarabı içtim.
- Şarabı içtim.

- أحضر الخمر.
- أحضر النبيذ.

Şarap getir.

هل أستطيع الحصول على كأس من النبيذ الأبيض؟

Bir bardak beyaz şarap alabilir miyim?

عما إذا أنت حقًا بحاجة لكأس إضافي من النبيذ.

biri hakkında olabiliyor.

سكبت النبيذ في كيس و بعدها غمسته في مياه مجمدة.

Şarabı plastik bir torbaya koydum ve buzlu suya batırdım.

حاول توم إيقاف ماري من شرب آخر زجاجة من النبيذ.

Tom Mary'nin son şarap şişesini içmesini durdurmaya çalıştı.