Translation of "الأبيض" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "الأبيض" in a sentence and their turkish translations:

العرق الأبيض يصنع الحدث"،

beyazlık bir hikaye."

القط الأبيض تحت الشجرة.

Beyaz kedi ağacın altında.

النمل الأبيض يصنع هذا الهيكل

bu yapıyı yapan termit karınca

‫إنها مكفهرّة ويعتليها اللون الأبيض.‬

Sadece donuk bir beyaz.

ذلك بالنسبة لي مثل الأبيض والأسود.

Bence bu konu siyah ya da beyaz.

‫هذا العنكب الأبيض الصياد يبحث عن شريك.‬

Bu beyaz avcı örümcek kendine eş arıyor.

‫يتحول لون وجهه إلى الأبيض ليُظهر استعداده.‬

Hazır olduğunu göstermek için yüzü beyaza dönüyor.

إلا إذا كنت ترتدي الأبيض يا أخي

Bari beyaz giymeseydin abicim

إذا كانت هذه النمل الأبيض بحجم الإنسان

eğer ki bu termit karınca insan boyutunda olsaydı

"شعبي الأبيض، بربكم! أين هم؟ ما الذي يحدث؟

"Haydi benim beyaz insanlarım! Neredesiniz? Neler oluyor?

في أفريقيا ليس هناك فرق بين الأبيض والأسود.

Afrika'da beyaz biriyle siyah biri arasında hiçbir fark yok.

هل أستطيع الحصول على كأس من النبيذ الأبيض؟

Bir bardak beyaz şarap alabilir miyim?

‫حتى صوت خطوات النمل الأبيض.‬ ‫هذه الطريقة السرية للعيش تساعده أيضًا‬ ‫في الاختباء من المفترسات الأخرى.‬

Akkarınca ayaklarının tıkırtılarını bile. Bu gizli hayat tarzı başka yırtıcılardan saklanmasını da sağlar.

لقد جابوا في عمق روسيا والبحر الأبيض المتوسط ​​، حتى أنهم تجرأوا على مهاجمة ما أسموه Miklagard ،

Rusya ve Akdeniz'in derinliklerinde dolaştılar, hatta Miklagard dedikleri