Examples of using "الكواكب" in a sentence and their turkish translations:
entonasyonlarını kaybettiler,
ve yedi gezegenin hepsi girdikten sonra
Eğer bir galaksi bir trilyon gezegen barındırıyorsa
Belki de pek çok gezegenin kaderinde
bütün gezegenler kendine bir yörünge bulmaya çalışıyordu
gezegen olacak kadar büyük değildiler
güneş sistemi oluşurken çok fazla gezegen vardı
Diğer gezegenler hakkında kendi gezegenimizden daha fazla şey biliyoruz
Bu gezegenlerin yörüngeleri arasında pek çok basit oran var.