Translation of "العودة" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "العودة" in a sentence and their turkish translations:

إنها العودة.

Bu geri dönüştür.

عليك العودة.

- Geri gelmek zorundasın.
- Geri gelmelisin.

‫ثم...‬ ‫العودة لأخذ المزيد.‬

Sonra göreve devam.

العودة إلى المنزل وأخبرهم

Eve git ve onlara söyle

إنه وقت العودة للعمل.

İşe geri dönme zamanı.

أودّ العودة إلى بوسطن.

Ben Boston'a geri gitmek isterim.

لا نريد العودة لعصر الرومان

Roma çağına geri dönmek istemiyoruz,

لذا وجب العودة إلى الوطن.

Eve geri dönmek zorunda kaldım.

‫عليها العودة للعثور عليه...‬ ‫وحدها.‬

Annenin dönüp onu bulması gerek. Tek başına.

بإمكانك العودة إلى المنزل الآن.

Şimdi eve gidebilirsin.

من الأفضل العودة إلى السيارة.

Arabaya dönsen iyi olacak.

يمكنك العودة إلى البيت لو أردت.

İstersen eve gidebilirsin.

إذا أردنا العودة إلى أموال ذلك اليوم ،

diye düşündüğümüzde o günün de parasına bir dönelim isterseniz

يتم اغتصابها عندما تريد العودة إلى المنزل

Evine gitmek isterken tecavüze uğruyor

هل سيستمرون في العودة إن توقفنا عن الدفع؟

Artık ödeme yapılmazsa gelmeye devam edecekler mi?

‫ولكن العودة وإحضار هذا الماء ‬ ‫سيحتاج لبعض الوقت.‬

ama geri dönüp suyu getirmek biraz zaman alacaktır.

بالواقع علينا العودة إلى الوراء إلى اليونان القديمة.

Anlamak için Antik Yunanlara geri dönmemiz lazım.

‫فكّرت في مساعدتها فعليًا‬ ‫على العودة إلى الوكر.‬

Yuvasına dönmesi için fiziksel olarak yardım etmeyi düşündüm.

أو عدم قدرتي على العودة لمنزلي في الولايات المتحدة

çoğunluğun Müslüman olduğu bir ülkeden geldiğim için

ألن تعود المدارس قادرة على العودة إلى هذا الشكل؟

acaba artık okullar bu şekile dönemez mi?

حفل زواج أو مؤتمر أو نزهة بمناسبة العودة إلى المدرسة...

bir düğüne, konferansa ya da okula dönüş pikniğine giderdim

بعد الغارة تباطأ العثمانيين في العودة بسبب السلب و الاسرى

Yağmadan sonra Osmanlı kuvveti esirlerden dolayı yavaşlar

‫ما أن تضع بيوضها الـ15،‬ ‫عليها العودة من حيث بدأت.‬

15 yumurtasını bırakır bırakmaz başladığı yere dönmek zorunda.

أجبر هذا ميرسيا على العودة غربًا، لكن مع انتشار قواته،

Bu, Mircea'yı batıya çekilmeye zorladı, bu da birliklerini zor bir duruma soktu

قادرة على تنفيذ مهامها. وفي حال رفض البرلمان فعليهم العودة

görevlerini yerine getirebilmesi için onaylaması gerekir . Parlamentonun reddetmesi durumunda,

بعد تسع سنوات ، قرر لو العودة إلى جيانغشي في عام 2017،

9 yıl sonra, 2017'de Luo Jiangxi'ye geri dönmeye karar verdi

العودة لدمشق للتجهز لتسلم الحكم عودة لابن الاسد لن يخرج منها

, tahtın varisi olan kardeşi Basil'in öldüğünü ve Şam'a dönmesi gerektiğini söyleyerek sonlandırdı.

‫يمكن للأصلوت الرؤية بشكل أفضل في الظلام.‬ ‫حان وقت العودة إلى المنزل.‬

Oselolar karanlıkta daha da iyi görür. Eve dönme vakti.

‫من غير الممكن العودة خلال فترة الظلام،‬ ‫لذا عليها أن تتحدّى الضوء.‬

Karanlığın hâkim olduğu saatlerde gidiş dönüş yapmak mümkün değil. Cesaret toplayıp ışığa göğüs germeliler.

‫المشكلة هي أنني بمجرد أن أنزل عليه،‬ ‫سأصبح محاصراً. ليس بالإمكان العودة لفوق.‬

Sorun şu ki buradan indikten sonra devam etmek zorunda kalacağım. Yukarı çıkış yok.

‫إن أردت العودة في ذلك الاتجاه ‬ ‫والاستمرار في البحث عن الحطام،‬ ‫اختر "أعد المحاولة".‬

o yöne dönmek ve enkazı aramaya devam etmek isterseniz "Tekrar Dene"yi seçin.

على الخط حتى أجبرته إصابة في الكتف في اليوم الأخير على العودة إلى فرنسا.

etti ve son gün Fransa'ya dönmek zorunda kalana kadar çizgiyi tuttu.

‫من المفيد جدًا العودة إلى المنزل‬ ‫ومحاولة قراءة‬ ‫أكبر قدر ممكن من الأوراق العلمية.‬

Eve dönüp olabildiğince çok bilimsel makale okumak çok faydalı.

وكانت خطته هي العودة من الطريق التي جاء منه، حيث كان يعرف بالفعل وضع الأرض.

...ve onun planı arazi yapısını bildiği yol olan geldiği yoldan geri dönmekti.

أُحِب أن أكون قادر على قضاء المزيد من الوقت معك, ولكن علي العودة إلى العمل.

Seninle daha fazla vakit geçirmek isterim, ama işime geri dönmeliyim.

‫لكن تكمن المشكلة بالطبع‬ ‫في أنه سيتوجب عليها العودة.‬ ‫على الجانب الآخر،‬ ‫تتبع سمكة القرش رائحتها مجددًا.‬

Ama sorun şu ki geri dönmesi gerekiyor. Diğer tarafta, köpek balığı kokusunu tekrar aldı.

‫ولكن بما أننا عدنا إلى المطار، ‬ ‫يمكننا أن نبدأ مهمتنا من جديد.‬ ‫إذا أردت العودة للطيران، اختر "إعادة الحلقة".‬

Ama havalimanına geldiğimize göre göreve baştan başlayabiliriz. Tekrar gökyüzüne çıkmak isterseniz "Bölümü Tekrar Oynat"ı seçin.

تم إلقاء اللوم على دافوت على نطاق واسع لعدم العودة لإنقاذه ، على الرغم من أنه كان من الممكن أن يكون انتحاريًا.

Krasny'de kesilince Davout, intihara meyilli olsa bile onu kurtarmak için geri dönmediği için yaygın bir şekilde suçlandı.