Translation of "بوسطن" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "بوسطن" in a sentence and their turkish translations:

سأفتقد بوسطن.

Boston'u özleyeceğim.

كم الساعة في بوسطن؟

Boston'da saat kaç?

توم يعمل في بوسطن.

Tom Boston'da çalışıyor.

أودّ العودة إلى بوسطن.

Ben Boston'a geri gitmek isterim.

نحن ذاهبون إلى بوسطن.

Boston'a gittik.

ذهب توم ألى بوسطن.

Tom Boston'a gitti.

عاش بوب طفولته في بوسطن.

Bob bir çocuk olduğu için Boston'da yaşadı.

أعرف أنك كنت في بوسطن.

Boston'da olduğunu biliyorum.

كره أهل بوسطن الجنود البريطانيين.

Boston halkı, Britanyalı askerlerden nefret ediyorlardı.

يذهب توم إلى بوسطن كثيرًا.

Tom sık sık Boston'a gider.

لا يزال توم في بوسطن.

- Tom hâlâ Boston'dadır.
- Tom hâlâ Boston'da.

بالأمس وصل توم إلى بوسطن.

Tom dün Boston'a gitti.

لدى توم صديق يعيش في بوسطن.

Tom'un Boston'da bir arkadaşı var.

أحقاً تريد أن تعمل في بوسطن؟

Gerçekten Boston'da çalışmak ister misin?

الاثنين ذاهب لزيارة اختى فى بوسطن

Pazartesi Boston'daki kız kardeşimi ziyaret edeceğim.

توم ايضا يمتلك منزل فى بوسطن.

Toım'un Bostonda da evi var.

نحن نريد شراء منزل فى بوسطن.

Boston'dan bir ev almak istiyoruz.

ذهب توم إلى بوسطن مع صديق.

Tom bir arkadaşla Boston'a gitti.

أحقّا سيذهب توم إلى بوسطن لوحده؟

Tom, Boston'a gerçekten yalnız mı gidiyor?

عاش توم في بوسطن لمدة طويلة.

Tom uzun süredir Boston'da yaşamaktadır.

جاء توم إلى بوسطن عام 2001.

Tom 2001'de Boston'a geldi.

أريد أن أتعلم المزيد عن بوسطن.

Boston hakkında daha fazla öğrenmek istiyorum.

بوسطن ليست مثل شيكاغو على الإطلاق.

Boston hiç Chicago gibi bir yer değil.

هل صحيح ان بوسطن مقصد شهير للسياح ؟

Boston'un turistler için popüler bir yer olduğu doğru mu?

جامعة تفت هي جامعة مشهورة في بوسطن.

Tufts Üniversitesi Boston'da çok ünlü bir okul.

هل تعلم كم الوقت الأن في بوسطن؟

Boston'da saatin kaç olduğunu biliyor musun?

كان توم يعمل لمؤسسة كبيرة في بوسطن.

Tom Boston'da büyük bir firma için çalışıyordu.

سوف نذهب إلى بوسطن حتى نرى توم.

Tom'u görmek için Boston'a gidiyoruz.

لم يسكن توم في بوسطن العام الماضي.

Tom geçen yıl Boston'da yaşamadı.

بالتأكيد لم أتوقع أن أراك هنا في بوسطن.

Seni burada Boston'da görmeyi kesinlikle beklemiyordum.

توم حقيقة لا يعيش داخل حدود مدينة بوسطن.

Tom aslında Boston şehri sınırları içinde yaşamıyor.

ماذا يفعلون الناس من اجل المتعة في بوسطن؟

Boston'da insanlar eğlence için ne yaparlar?

هلّا أخبرتني عن سبب وجود توم في بوسطن؟

Tom'un neden Boston'da olduğunu bana söyleyebilir misin?

كنت انا وتوم في بوسطن في شهر أكتوبر.

Tom ve ben ekim ayında Boston'daydık.

ذهب توم إلى بوسطن لكي يدرس الهندسة الميكانيكية.

Tom makine mühendisliği okumak için Boston'a gitti.

كان الجاكسونيون يعيشون في بوسطن قبل الانتقال إلى هنا.

Jacksonlar buraya taşınmadan önce Boston'da yaşadılar.

لقد مرت ثلاث سنوات منذ أن غادر توم بوسطن.

Tom Boston'dan ayrılalalı üç yıl oldu.

علي مقابلة توم في بوسطن يوم الإثنين القادم عند 2:30.

Gelecek pazartesi 2.30'da Boston'da Tom'u karşılamam gerekiyor.

هل تعلم كم عدد السياح الذين ياتون الى بوسطن كل يوم ؟

Boston'a her gün kaç tane turist geldiğini biliyor musun?

كان عليك أن لا تسمح لتوم بالذهاب مع ماري إلى بوسطن.

Tom'un Mary ile Boston'a gitmesine asla izin vermemeliydin.