Examples of using "إحداث" in a sentence and their turkish translations:
ve bu şekilde zenginlik ve fırsat yaratarak
güvenle öldürebilir.
ve kaynaklara ihtiyacı vardır.
Yine de yapısal bir değişime gidebiliriz.
ve beyin lazeri yapmaktan daha faydalı olan bir şey göstereceğim.
Sami o gürültüyü yapmayı kesti.
Tüketiciler olarak her biriniz bir şeyleri değiştirme gücüne sahipsiniz.