Translation of "Kalmadığı" in Spanish

0.002 sec.

Examples of using "Kalmadığı" in a sentence and their spanish translations:

Sofrada yer kalmadığı için ayakta yemek zorunda kaldım.

- Como no había más lugar en la mesa, tuve que comer de pie.
- Como ya no había espacio en la mesa, tuve que comer parado.

O, evi özlediği için değil fakat parası kalmadığı için döndü.

No regresó por añoranza, sinó porque se estaba quedando sin dinero.

Peki virüslü marketlere mi gideceğiz? Yoksa paramız kalmadığı için çaresiz bir şekilde devletten medet mi umacağız?

Entonces, ¿vamos a los mercados infectados? ¿O esperamos desesperadamente del estado porque no tenemos dinero?