Translation of "Kendinizi" in Portuguese

0.009 sec.

Examples of using "Kendinizi" in a sentence and their portuguese translations:

Kendinizi savunun.

Defendam-se.

Kendinizi açıklayın.

- Explique-se.
- Se explique.

Kendinizi sarın.

- Agasalhe-se.
- Agasalha-te.

...kendinizi ileriye itin.

... para irmos avançando.

Kendinizi kontrol etmelisiniz.

Você tem que se controlar.

Öncelikle, kendinizi tanımalısınız.

Pra começar, você precisa conhecer a si mesmo.

Kendinizi kontrol edin.

Controlem-se.

Kendinizi şanslı düşünün.

Considerem-se sortudos.

Kendinizi tanıtın lütfen.

Por favor, identifique-se.

Davetsiz misafirler, kollayın kendinizi.

Os intrusos devem ter cautela.

Kendinizi hasta hissediyor musunuz?

- Você está se sentindo mal?
- Você está se sentindo doente?

Kendinizi aptal yerine koymayın.

Não se iluda.

Nefesinizi tutarak kendinizi öldüremezsiniz.

Você não pode se matar prendendo o fôlego.

Kendinizi kontrol etmeye çalışın.

Tente se controlar.

Kendinizi emin hissediyor musunuz?

Você está se sentindo confiante?

Eğer gerçekten kendinizi halsiz hissediyorsanız,

Se você realmente se sente lento,

Kendinizi bir aptal yapmaktan vazgeçin.

Pare de se fazer de bobo.

En kötüsü için kendinizi hazırlamalısınız.

Você precisa se preparar para o pior.

Bir anda kendinizi dersin ortasında bulabiliyorsunuz

de repente você pode se encontrar no meio da aula

- Kendini nasıl tanımlarsın?
- Kendinizi nasıl tanımlarsınız?

Como você se descreveria?

Acıkmaya başladığınızda, kendinizi güçsüz hissetmek nasıldır bilirsiniz.

E sabem que quando temos fome, começamos a sentir fraqueza.

Acıkmaya başladığınızda kendinizi güçsüz hissetmek nasıldır bilirsiniz.

E sabem que quando temos fome, começamos a sentir fraqueza.

Sadece siz kendinizi bu kadar çok önemsiyorsunuz

só você se importa tanto consigo mesmo

Kendinizi yukarı çekip saplayın, onu yakalayıp zemine yapıştırın.

Tenho de saltar, apanhá-lo, prendê-lo ao fundo

kendinizi mümkün olduğunca bu tarafa yakın tutmaya çalışmalısınız.

A ideia é tentar ficar o mais próximo possível deste lado.

Kendinizi bir Oset olarak düşünürseniz, ana dilinizi öğrenmelisiniz.

Se você se considera um osseto, você deve aprender o seu idioma materno.

- Kendinizi yaralayacaksınız.
- Bir tarafınızı sakatlayacaksınız.
- Kendinize zarar vereceksiniz.

Vocês vão se machucar.

Yani siz bir ressam olsanızda kendinizi pazarlamayı bilmeniz gerek

Portanto, mesmo se você é pintor, precisa saber como se vender

Bütün gün kendinizi eve kapamak sağlığınız için iyi değildir.

- Não é bom para a saúde você se fechar em casa o dia todo.
- Não te faz bem à saúde ficares o dia todo fechado em casa.
- É prejudicial à saúde ficardes fechados em casa o dia inteiro.
- Não lhes faz bem à saúde ficarem vocês o dia todo fechados em casa.
- Faz-lhe mal à saúde ficar o senhor o dia inteiro fechado em casa.
- É nocivo à sua saúde, que a senhora fique fechada o dia inteiro em casa.
- Não é nada bom para a saúde ficarem os senhores fechados em casa o dia todo.
- Não lhes faz nada bem à saúde as senhoras se fecharem o dia inteiro em casa.

Kendinizi adayacak ve kendinizden emin bir şekilde sürekli ileri gideceksiniz.

Compromisso total e seguir sempre em frente.

Tek yapmanız gereken, kendinizi diğer arkadaşın yerine koyma yeteneğini geliştirmek.

Tudo o que tem que fazer é cultivar a habilidade de se colocar no lugar do outro camarada.

Evde kalmak, kendinizi izole etmek ve dış dünyayla sıfır kontakta bulunmak.

Fique em casa, isole-se e tenha zero contato com o mundo exterior.

- Bugün ofiste huzursuzluk hissettiniz mi?
- Bugün ofiste kendinizi gergin hissettiniz mi?

Você se sente nervoso no escritório hoje?

Kendinizi böyle bir durumda bulursanız tahliye ekibi çağırmaktan başka şansınız yok demektir.

Numa situação como estas, não temos escolha senão pedir ajuda.

Ya da kendinizi onun yerine koyarsınız ve buna da Spekülatif İz Sürme denir.

Ou tentamos pensar como ela e fazemos um rastreamento especulativo.

- Eşiniz sizi terk etse nasıl hissedersiniz?
- Karınız sizi terk etseydi kendinizi nasıl hissederdiniz?

- Como você se sentiria se a sua esposa o abandonasse?
- Como você se sentiria se a sua esposa o deixasse?

Bu yüzden kendinizi ve çevrenizdekileri Covid-19'dan korurken amaç riski tamamen elimine etmek değil

Portanto, o objetivo de proteger a si e aos outros da Covid-19 não é eliminar completamente o risco -