Translation of "Güzellik" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Güzellik" in a sentence and their portuguese translations:

Güzellik, görendedir.

A beleza está nos olhos de quem vê.

Güzellik özneldir.

A beleza é subjetiva.

Güzellik yarışmasını kazandı.

Ela venceu o concurso de beleza.

Güzellik, yaşamın nedenidir.

A beleza é a razão da vida.

Güzellik sadece yüzeyseldir.

A beleza é superficial.

Bu ne güzellik!

- Que maravilha!
- Que beleza!

Onunki gibi güzellik nadirdir.

Uma beleza como a dela é rara.

Mary güzellik salonuna gitti.

Mary foi ao salão de beleza.

- Selam, bebek!
- Selam, güzellik!

Oi, minha linda!

Güzellik salonu cumartesi günleri doludur.

O salão de beleza está cheio aos sábados.

Güzellik için tek bir ölçüt yoktur.

Não existe um padrão para a beleza.

Leyla yarı zamanlı bir güzellik uzmanıydı.

Layla era uma esteticista a tempo parcial.

İç güzellik, dış güzellikten daha önemlidir.

Mais vale ser linda por dentro do que por fora.

Ha adamlar şöyle bir güzellik de yapmış

huh caras também fizeram uma beleza assim

Haftada en az bir kez güzellik salonuna gider.

Ela vai ao salão de beleza pelo menos uma vez por semana.

Onların bize yıllardır bahsettiği güzellik, hoşgörü dini değilmiş bakın Müslümanlık diyorlar

Olha, não é sobre a religião da beleza e da tolerância que eles falam há anos.

- Seni görmek ne güzel.
- Bu ne yakışıklılık!
- Bu ne güzellik böyle.
- Ortalığı yakıyorsun.

Você é um colírio para os olhos.