Translation of "şansınız" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "şansınız" in a sentence and their portuguese translations:

...(bulaşma) şansınız fomitlerden çok daha yüksektir."

o risco é muito maior com fômites ".

Öfkeli bir gergedanla karşılaşırsanız pek kaçma şansınız olmaz.

Se te cruzares com um rinoceronte zangado, não vais escapar.

Bu sefer başarısız olsanız bile, başka bir şansınız olacak.

Mesmo se você falhar desta vez, você terá outra chance.

Kaynak, yiyecek bulmak ve susuz kalmamak için en iyi şansınız,

É a melhor hipótese de encontrarmos comida e hidratação,

Kendinizi böyle bir durumda bulursanız tahliye ekibi çağırmaktan başka şansınız yok demektir.

Numa situação como estas, não temos escolha senão pedir ajuda.

Amerika'daki bazı batıl inançlı insanlar eğer bir kedi sizin yolunuzdan geçerse, kötü şansınız olacağına inanıyor.

Certas pessoas supersticiosas na América acreditam que se um gato negro cruza o seu caminho, você terá má sorte.