Translation of "Insan" in Korean

0.011 sec.

Examples of using "Insan" in a sentence and their korean translations:

Birçok insan.

아주 많은 사람들이었죠

Birçok insan öldürülmüş.

많은 사람이 살해당하고

Ekonomi insan demektir.

사람이 경제입니다.

Bir insan çabası.

인간의 삶이 담긴 학문입니다.

Birçok insan var.

연계되지 않은 청구서를 받고 있었죠.

İnsan Ekibine katılın.

"인간의 편"으로 오세요.

İnsan hakları savunucuları,

시민권을 위해 싸우는 사람들

İnsan olma durumunun

인간의 경험을 도외시한 채

Yahudi bir insan olarak

유대인으로서

Binlerce insan hayatını kaybetti,

수천 명이 목숨을 잃었고

Köklendirilmemiş insan başıboş biridir.

정착하지 못 한 사람은 방랑자가 됩니다.

En temel insan haklarını,

이민자들의 권리와 환경보호,

"Bu güzel bir insan",

"아름다운 사람입니다."

insan olarak değerli olmadığımızı

우리는 별처럼 빛나는 소중한 존재도 아니며

Daha fazla insan hapsediyor.

인구 당 많은 비율의 사람을 수감합니다.

İş sadece insan eseri;

일이란 머리에서 나오는 것이다.

Virüs bulaşan insan sayısı arttıkça virüs kapan insan sayısı arttı

감염된 사람들이 많을수록 더 많은 사람들이 감염될 것이고

Markalaşma, insan ruhunun derin tezahürüdür.

브랜드화는 인간 정신의 심오한 표현입니다.

Herkes için insan haklarını geliştirmeliyiz.

모두의 인권을 증진시켜야 하며

Yaşlı insan, ateşe doğru çömelir.

나이든 호모 사피엔스가 불 쪽으로 절뚝거리며 갑니다.

"insan yiyen Rudraprayag parsından" bahsediyor.

히말라야 주민 126명을 잡아먹었다고 기록됐죠

Ancak çok az insan var.

막상 방문하는 사람은 매우 드뭅니다.

Bir destekleyici insan ordusu sayesinde

제게 도움을 준 많은 사람 덕분에

Tamam, ben ''İnsan Ekibi''ndeyim.

맞아요, 전 "인간의 편"입니다.

Korunması gereken bir insan hakkı.

보호받아야 할 인간의 권리죠.

Bu gerçek bir insan kafatası.

음, 이건 실제 사람의 두개골입니다.

Daha fazla insan bizi seçecektir.

사람들이 우리를 더 자주 선택하겠죠.

5,7 milyon insan istihdam ediyor

570만 명의 고용 유발 효과와

Ama insan için zararlı olmamalı.

인체에 노출되어도 안전해야겠죠

İnsan sosyal gelişim teorilerine göre

인간의 사회 발전 이론에 의하면

Birçok insan artık kimseye inanmıyor.

많은 이들이 누구도 믿으려 하지 않죠.

insan ve koşullardan bağımsız hale getirmektir.

외부에 맡기는 것을 말이죠.

insan hayatında muhtemelen başka hiçbir nesne

어쩌면 인간의 삶에 존재하는 다른 어떤 것도

İnsan etiyle aynı optik özelliklere sahip.

이건 사람의 살과 같은 광학적 성질을 갖고있습니다.

Nasıl bir insan bunu yapar ki?

어떤 좋은 사람이 그런 행동을 합니까?

Bu ürkünç ışık, insan gözüyle görülmüyor.

‎이 으스스한 빛은 ‎사람 눈에는 보이지 않습니다

Ancak şimdi... ...çoğu insan yataklarına yerleşince...

‎이제 때가 됐습니다 ‎사람들은 거의 다 ‎잠자리에 든 시간이죠

Bu sanki... Bir insan iskeletinin kolu!

아무래도... 뼈만 남은 사람 팔 같네요!

Altına hücum döneminde binlerce insan ölmüş.

골드러시 시대에 수천 명이 죽었습니다

Dünyanın diğer yanından bize bakan insan

따라서 지구 반대편에서 우리를 보고 있는 사람도

Bizi insan yapan şeyi yeniden keşfedip

무엇이 우리를 인간답게 만드는지를 재발견하고

Birçok insan ahtapotları uzaylı gibi görür.

‎흔히들 문어는 ‎외계 생명체 같다고 합니다

"Tamam, sana güveniyorum. Sana güveniyorum insan.

‎문어가 저라는 인간을 ‎다시 믿어 주고

şimdi bana bir insan olarak saygı duyuyorsunuz.

이제 여러분은 저를 인간으로서 존경하게 되죠.

Ama daima anlaşabileceğimiz şey nasıl insan yetiştireceğimiz.

저희가 항상 동의하는 건 사람을 기르는 법입니다.

Ve daha sonra insan çalışmalarına girmesini gerektiriyor.

그후에 사람에 대한 임상실험이 진행됩니다.

Ancak çoğu insan düşündükleri kadar sezgisel değildir.

하지만 대부분은 자기들 생각보다 직관력이 별로 좋지 않습니다.

Bu videoyu izleyen bir sürü insan olacak

이 영상을 본 많은 분들은

çoğu insan genellikle benim istediğim kartı seçiyor

대부분의 사람들은 제가 원하는대로 카드를 선택 합니다.

Bu bizi insan yapan asıl şeyi baskıladı.

인간적인 면을 억누르고 있어요.

Çoğu insan ardışık çift sayılar olduğunu düşünür?

아마 대부분의 사람들은 연속된 짝수들이라고 생각할 겁니다.

Bu demek oluyor ki 240 milyon insan,

그것이 의미하는 바는.. 2.4억 명의 사람들.

Yeryüzünde 2,3 milyar insan video oyunları oynuyor.

23억 세계 인구가 비디오 게임을 합니다.

Ve neden dünya çapında yüz milyonlarca insan

왜 전 세계 수억 명의 사람들이

Fakat şimdiden yüz milyonlarca insan evlerinden izliyorlar

수백만의 사람들은 집에서 지켜보기 만 할 뿐입니다.

Günümüzde yalnızca yüzlerce insan spor spikeri olabiliyor.

수 백명의 사람들만이 운동경기 중계자가 될 수 있는 오늘날

insan beynindeki en küçük nöronun yarıçapı kadar.

이는 사람 두뇌의 가장 작은 뉴런의 직경과 같습니다.

600 milyondan fazla insan olduğu anlamına gelir.

아직도 인터넷을 사용하지 않는다는 의미입니다.

Son olarak, Aydınlanma insan doğasına aykırı mı?

마지막으로, 계몽주의 사상은 인간의 본성과 상반된 것일까요?

insan onura uygun ve saygıyla davranılacağına inandığı

자존감과 존중을 받고 있다고 믿게 되고

Ya milyonlarca insan işlerini kaybetmek zorunda değilse?

수백만의 사람들이 직장을 잃지 않아도 된다면?

Hâlâ insan denemelerinden üç ile beş yıl uzaktayız.

그래서 임상 시험이 3년에서 5년 정도 걸리죠.

İnsan varlığımızın bu sonraki aşamasında hayatta kalmak için,

인간에게 닥친 다음 단계에서 생존이 가능하려면,

En az iki düzine insan göçmenlik gözaltısında öldü.

최소 24명이 이민국 유치장에서 사망했습니다.

Bunların hepsi bir insan olarak beni rahatsız etti.

한 인간으로서 너무도 충격적이었습니다.

Köklendirilmemiş insan hatırlanmaz çünkü kendini bir şeylere adamamış.

어디에도 헌신하지 않기 때문에 누군가에게도 기억되지 않습니다.

Ve birçok insan belirli gürültü seviyelerine maruz kalıyor.

많은 사람들이 유의미한 소음에 노출되고 있기 때문입니다.

Sahra altı Afrika'da yüz milyonlarca insan var ve

사하라 사막 이남 지역에 수억 명의 사람들이 있죠.

Kutlama ve akşam yemeği için binlerce insan toplanır.

수천 명이 저녁 식사와 축하 행사를 위해 모입니다.

Ve çoğu insan daha önceki yılları özlemeye başladı,

그래서 많은 사람들은 수십 년 전을 그리워합니다.

İlerleme, bik fikrin yön verdiği insan çabalarının sonucu,

진보는 어떤 사상에 의해 지배되는 인류의 노력의 산물입니다.

İnsan saç ve tırnaklarındaki keratin lifinden oluşan boynuz

케라틴으로 이뤄진 뿔은 사람의 머리카락이나 손톱과 같아

Yani her 600.000 insan için tek bir cerrah.

인구 60만 명에 1명꼴이죠.

Ve nazik olmanız kötü insan olmadığınız anlamına gelmez.

예의 바른 사람이라고 해서 그게 곧 나쁜 사람이 아님을 뜻하진 않습니다.

Bir maratonu 2 saatin altında koşan ilk insan.

2시간 이내에 마라톤을 뛴 최초의 사람입니다

SARS'ta olandan çok daha fazla enfekte olmuş insan var.

SARS보다는 훨씬 더 많은 감염자가 있죠.

Bugün, iki milyardan fazla insan ilaçlara erişimi olmadan yaşıyor.

오늘날 20억 이상의 인구는 약을 구할 수도 없이 살고 있습니다.

Ama insan yaşamı genellikle 100 yıldan daha az sürer.

하지만 인간의 생애는 100년도 되지 않죠.

En çok insan ölümünden sorumlu yılan türü olduğunu söylüyor.

박사는 톱니비늘 살모사가 지구상 어떤 뱀보다 사망자를 많이 냈다고 합니다

Hastalık bulaşan ve ölen insan sayısı artmaya devam etti.

감염 및 사망자수가 증가 추세를 보이자

Hem de arkadaşım Melissa gibi birçok insan şanslı değilken.

멜리사와 같은 사람들은 그러지 못했으니까요.

insan ruhunun inanılmaz azminin ve yaratıcılıkla adapte olma yeteneğimizin

이는 인간의 놀라운 집념을 보여주는 동시에

Bu olanağa sahip insan sayısı çok ama çok az.

이런 극 소수의 사람들만이 기회를 가질 수 있다면

Ancak bakımını ihmal eden pek çok yaşlı insan var,

하지만 아직 치료를 기피하는 나이 많은 사람들은 많습니다.

Çoğu insan matematikte tıkanıyor ya da ondan endişe duyuyor.

많은 사람들이 수학 문제를 풀 때 긴장해서 문제를 못푼다거나 불안하다고 합니다.

Ve bizi insan yapan şeyi bize hatırlatmak için burada.

AI는 우리를 인간답게 하는 것이 무엇인지 일깨워주기 위한 것입니다.

Bunlar, insan ve maymunların görebildiği aralığın ötesindeki dalga boylarıdır.

‎적외선은 인간과 원숭이의 ‎가시 범위를 벗어나는 파장입니다

Ufacık bir noksanlığı dahi olmayan ultra sağlıklı bir insan,

어떠한 흠결도 없는 아주 건강한 아이가

Ortalama bir insan için mahkemeye gitmenin nasıl olduğunu anlatayım.

평범한 사람이 어떻게 느낄지 설명을 해드리죠.

10. turdan sonra, bu 2 binden fazla insan demektir.

10 차례 후엔, 이천명을 넘습니다.

Mikrofiber içeren deniz canlılarını yediğimizde plastik insan vücuduna girer.

우리가 극세사를 섭취한 해산물을 먹을 때 플라스틱이 인체로 들어가죠

Çoğu insan Samuel Pierpont Langley hakkında bir şey bilmiyor.

대부분의 사람들은 새뮤얼 피어폰트 랭글리를 잘 모릅니다.

Mecaz ve anlam açısından insan kalbi kadar ilham verici değil.

인간의 심장만큼 많은 은유와 의미를 지니고 있진 않습니다.

Tarihte orangutan kaynaklı hiç insan ölümü olmamasının sebebi bence bu.

그렇기 때문에 지금까지 단 한 번도 오랑우탄이 사람을 죽인 적이 없는 거죠

Ama çoğu insan 4, 12, 26'yı test etmeye korkar

하지만 대부분의 사람들은 4, 12, 26 테스트를 두려워합니다.

Yani tek bir nörona kadar insan kafatası ve beynine odaklanabiliriz.

즉 두개골과 뇌를 통과해 뉴런을 관찰할 수 있다는 거예요.