Translation of "Güneş" in Korean

0.009 sec.

Examples of using "Güneş" in a sentence and their korean translations:

Güneş batıyor.

해가 지고 있어요

Güneş batarken, yüzey serinliyor.

해가 지면 지표면은 식습니다

Yakında güneş aylarca yükselmeyecek.

‎곧 몇 달 동안 ‎해가 뜨지 않게 됩니다

Ekimden beri güneş çıkmamış.

‎10월 이후 한 번도 ‎해가 뜨지 않고 있죠

Nihayet, güneş ufukta kayboluyor.

‎마침내 태양이 ‎마지막 햇살을 거두며

Bunu güneş ışığında bırakabilirsiniz

투명한 물통에 물을 담고 뜨거운 햇볕을 쬐게 하면

Güneş ışığını doğrudan iletebilmek için

심지어 이와 같은 광섬유를 사용하여

Güneş ışığı yerine yapay LED'ler kullanılır.

자연광이 LED와 같은 인공광으로 대체됩니다.

Güneş etrafında 50 veya 100 dönüş.

태양주변을 50번이나 100번 더 돌았을 때 쯤이니까요.

Güneş etrafındaki bu yolculukta hep birlikteyiz.

우리는 태양 주변을 맴도는 이 여행을 함께하고 있습니다.

Ve duvarın dibine güneş doğmadan vardım.

해가 뜨기 전에 암벽 밑 바닥쪽으로 이동을 했습니다.

Bu binanın çatısı güneş enerjisini saklıyor.

지붕 위에서 태양열을 집열하는 구조입니다.

Temiz hava ve yüze vuran güneş ışığı.

신선한 공기 얼굴에 닿는 햇볕

Sandım ki güneş kremleri ve saç düzleştiriciler

저는 선크림을 바르고 머리를 곧게 펴면

Ve şimdi rüzgar ve güneş enerjisiyle çalışıyor,

그 기지가 풍력과 태양력으로 돌아가고 있어요.

Peki ya bizim güneş sistemimiz nasıl duyuluyor?

그러면 우리 태양계는 어떤 소리가 날까요?

Güneş, kuzey yarı küreye iyice işlemeye başladıkça...

‎태양의 궤적이 점점 ‎북반구 깊숙이 들어옴에 따라

Güneş ışığı olmayınca yosunlar oksijen üretmeyi bırakıyor.

‎햇빛이 없으면 ‎해초는 산소 생산을 멈춥니다

Fakat alçalan güneş fokun silüetini ortaya çıkarıyor.

‎그러나 낮게 뜬 태양에 ‎물개의 실루엣이 드러납니다

Pekâlâ, şimdi bırakalım da güneş işini yapsın.

자, 그럼 해가 움직이길 기다리죠

Güneş sisteminde yeni bir gezegen olduğu tahmininde bulundular.

태양계의 새 행성의 존재를 증명하려 했던 것입니다.

Hem de böyle bir günde güneş de olmaz.

오늘 같은 낮에는 해가 안 보이죠

Güneş battıktan sonra bu kumsalda olanları kimse kaydetmemişti.

‎일몰 후 이 해변에 일어나는 일은 ‎아무도 촬영한 적이 없습니다

Güneş batıyor. Fokların avladığı balıklar derinlerden yukarı çıkıyor.

‎해가 지고 ‎물개의 주식인 물고기가 ‎수면으로 올라옵니다

Dünyanın her yanında rüzgar ve güneş enerjisi panelleri bulunmakta

풍력과 태양열 에너지 시설이 지구 전역에 설치되었습니다.

Güneş ve rüzgar enerjisini de içeren temiz, yenilenebilir enerji

태양열과 풍력처럼 깨끗한 재생 에너지,

Güneş batarken Lannes hala Rusları başarıyla tutmaya devam ediyordu

어둠이 내릴 때까지 장 란은 러시아군을 저지했다.

Güneş, Ay ve Dünya ayda iki kere aynı hizaya gelir.

‎한 달에 두 번 ‎태양, 달, 지구가 일직선이 됩니다

Gün içerisinde, mercanların içinde yaşayan algler güneş enerjisini yiyeceğe dönüştürür.

‎낮에는 ‎산호 속에 사는 해조류가 ‎태양 에너지를 양분으로 바꿉니다

Mesela güneş ışığından faydalanmak için bir yıldızın çevresine bir obje koymak,

행성을 둘러싼 작은 세계가 햇볕을 쬐게 하거나

Kavurucu güneş, çoğu çöl hayvanının sadece gece dışarı çıkması anlamına gelir.

‎작열하는 태양으로 인해 ‎많은 사막 동물은 밤에만 나옵니다

Doğrudan havadan oksijen çekebilmek için kendini dışarı atıyor. Nihayet. Güneş yüzünü gösteriyor.

‎녀석은 물 밖으로 나와 ‎공기 속 산소를 직접 흡수합니다 ‎마침내 태양이 돌아옵니다

Bir gece avcısı olan ölümcül engerek, en büyük tahribatı güneş battıktan sonra yapıyor.

야밤의 스토커인 녀석은 해가 지고 나서야 움직이기 시작합니다

22 dereceye düşen sıcaklığa katlanılabiliyor. Bu fil ailesi güneş çıkmadan içme suyu bulmak zorunda.

‎22도까지 떨어져 견딜 만하죠 ‎이 코끼리 가족은 해가 뜨기 전에 ‎마실 물을 찾아야 합니다

Ay ışığının en güçlü hâli güneş ışığından 400.000 kat daha sönüktür. Yine de görmeye yeter.

‎보름달의 빛은 태양보다 ‎40만 배 어둡습니다 ‎그래도 보기엔 충분하죠