Translation of "Zihinsel" in Japanese

zihinsel bir durumdur,

心の状態である

O, zihinsel engelli.

彼には精神障害が有る。

Zihinsel olarak yorgun olmalısın.

- 君はきっと精神的に疲れている。
- 精神的に参ってるでしょ。

zihinsel durumumuzun o anki halidir.

私たちの心の状態なのです

zihinsel bir aktivite olduğunu söyleyebiliriz.

申し上げておきましょう

Ama zihinsel bir mücadeleye neden olur.

でも 精神的な戦いです

Hikâye, özellikle zihinsel engelli insanlar iyidir,

知的障がい者は 「善」だとする物語です

Hava trafik kontrolörleri ağır zihinsel yük altındadırlar.

航空管制官は厳しい精神的緊張にさらされている。

Onun zihinsel seviyesi normal çocuğunkinden daha yüksektir.

彼の知能は普通の子より上である。

O hem zihinsel hem de bedensel olarak sağlıklıdır.

彼は心身ともに健康だ。

O, zihinsel aritmetik yapmak için yeterince zeki değil.

彼は暗算をするほど頭が良くない。

Ve performansın zihinsel yönü hakkındaki düşüncelerimi sonsuza kadar değiştirdi.

人の行動のメンタル面に対する 私の考えを永遠に変えたのです

Disney filmlerini sevdiğini iddia eden kadınlar, birçok durumda zihinsel olarak acı çekiyorlar.

ディズニー好きを公言している女は，多くの場合精神を病んでいる。

Zihinsel sağlık sorunun mu var? Her zaman beni izliyorsun. Sen bir yetişkinsin o yüzden daha bağımsız ol.

君はメンヘラか。いったいいつまでそうやって僕につきまとうんだ。もう大人なんだから自立してくれよ。

"Ev" kelimesi bir çatısı ve tüten bacaları olan bir dikdörtgen binanın zihinsel görüntüsünü anımsatır, ki bu çimenlerle ve ağaçlarla çevrili olabilir ve mutlu bir aile tarafından oturulabilir.

「家」という単語は、草木に囲まれ、幸せな家族が住んでいる屋根や煙突がある長方形の建物、という心象を呼び起こす。