Translation of "Yazık" in Japanese

0.011 sec.

Examples of using "Yazık" in a sentence and their japanese translations:

- Yazık.
- Ne yazık!

- 全く気の毒だ。
- 残念だ!
- 何と残念なことだろう。
- 残念・・・。
- かわいそうに!

Ne yazık ki.

残念なことです

Ne yazık ki

残念ながら

Ne yazık ki hayır.

悲しいかな 違います

Ne yazık ki gelemezsin.

- 君が来られないのが残念だ。
- あなたがおいでにならないのは残念です。

Ne yazık ki yanılmıştır.

彼はひどい間違いをしている。

Ne yazık ki doğru.

- 残念ながらその通りです。
- 生憎、それは本当です。

Birisi öldüğünde çok yazık.

誰かが亡くなったときは悲しいものだよ。

- Ne yazık ki o gelemiyor.
- Ne yazık ki o gelemez!

彼女が来られないなんて、なんて残念なんだ。

Ne yazık ki okul sistemlerimiz...

残念ながら 私達の学校のシステムは

Ne yazık ki yine haklılar.

そして悲しいことに この不安も もっともです

Ne yazık ki bize katılamazsın.

- 君が仲間に加われないのは残念だ。
- あなたがいっしょに来られないと残念です。

Ne yazık ki telefon bozuk.

運悪く電話が故障していた。

Ne yazık ki, o gelmedi.

あいにく彼女は来なかった。

Ne yazık ki, mağaza kapalıydı.

あいにく店は閉まっていた。

Ne yazık ki yağmur yağdı.

あいにく雨が降った。

Ne yazık ki, filmi göremedim.

あいにくその映画を見逃してしまった。

Yazık, o genç yaşta öldü.

ああ、彼女は若くして逝ってしまった。

Ne yazık ki söylenti doğru.

- その噂は残念ながら本当だ。
- そのうわさは残念ながら事実である。

Ne yazık, zayıflamaya ihtiyacım yok.

痩せる必要がないというのは残念だ。

Ne yazık ki, o yoktur.

あいにく、彼女は不在です。

Ne yazık ki o gelemiyor.

彼が来れないのは残念だ。

Ne yazık ki, o doğru.

- 残念ながらその通りです。
- 生憎、それは本当です。

- Mizah duygusunun olmaması çok yazık.
- Ne yazık ki onun espri anlayışı yok.

彼にユーモアのセンスがないのは残念だ。

Ne yazık ki, hiç tecrübem yoktu.

でも 残念なことに 私には何も経験がありません

Ne yazık ki o gelmeyi reddetti.

あいにく彼は来ることを拒んだ。

Ne yazık ki, etrafta kimse yoktu.

あいにく周囲に誰もいなかった。

Ne yazık ki dün yağmur yağdı.

あいにく昨日は雨だった。

Ne yazık ki bugün vaktim yok.

- 残念ながら、今日は暇がない。
- 残念だが、今日は時間がない。
- あいにく、今日は時間が無い。

Ne yazık ki o onunla evlenemez.

彼が彼女と結婚できないのは残念だ。

Ne yazık ki bizimle seyahat edemezsiniz.

君が我々と一緒に旅行することができないとは残念だ。

Ne yazık ki, annem evde değil.

あいにく母は留守です。

- Gelememen çok kötü.
- Ne yazık, gelemiyorsun.

君がこられなかったことは残念だ。

Ne yazık ki o yatakta hastaydı.

残念ながら彼は病気で寝ている。

Ne yazık ki bizzat gitmen gerekecek.

君本人が行かなければならないだろう。

Ne yazık ki birçok Japon öldü.

悲しいことに多くの日本人が亡くなりました。

Ne yazık ki o, temelli gitti.

残念ながら彼は永久にいなくなった。

Ne yazık ki, onu yanınızda getiremezsiniz.

残念ながら彼をつれてくることはできません。

Ne yazık ki şu anda çok doluyuz.

申し訳ありませんが、ただ今満室になっています。

Çok yazık, şarkıcı çok genç yaşta öldü.

その歌手がそんなに若くして死んだのはおかしいことだ。

Ne yazık ki yanımda hiç param yok.

あいにく私はお金を持っていない。

Ne yazık ki o çok genç öldü.

- 彼がそんなに若くしんだのは気の毒だ。
- 彼がそんなに若くして死んだのは残念だ。
- 彼がそんなに若くして亡くなったのは残念です。

Ne yazık ki, o bir fotomontaj değil!

これは残念ながらモンタージュじゃない!

Ne yazık ki, onun başarılı olacağına inanmıyorum.

残念ながら彼女の成功を確信していません。

Ne yazık ki şair genç yaşında öldü.

詩人は不幸にも若死にした。

- Bu ne yazık ki doğrudur.
- Maalesef doğru.

残念ながらそれは本当なのです。

Ne yazık ki, neredeyse hiç Fransızca konuşmam.

残念ながら、フランス語はほとんど話せません。

- Bu çok kötü.
- Ne yazık!
- Vah vah!

- 残念ですが。
- 気の毒ですね。
- それは大変だねえ・・・。
- それは困ったね。
- それはいけませんね。
- お気の毒に。
- それは残念だね。
- それは残念だよ。

Ne yazık ki kaleyi görme şansım yoktu.

残念なことにその城を見る機会がなかった。

Ne yazık ki bu meseleyi tartışmak istemiyorum.

私は、この件を議論したくない

Ne yazık ki bütün şey parçalara ayrıldı.

残念ながら、全てのことがダメになった。

Ne yazık ki, o kadar basit değil.

残念ながら、そんな簡単なことじゃないんだな。

Ne yazık ki, birkaç yolcu felaket atlattı.

不幸にも、その大惨事で生き残った乗客はほとんどいなかった。

Ne yazık ki mülteci kampları, Mumbai'nin kenar mahalleleri,

その中には悲しいことに 難民キャンプもあれば

Ne yazık ki Mary mizah duygusuna sahip değil.

メアリーにユーモアのセンスがないのは残念だ。

Ne yazık ki, Brian kötü hava ile karşılaştı.

不運にもブライアンは悪天候に遭った。

Ne yazık ki, gezinin iptal olduğunu size bildirmeliyim.

残念なお知らせですが、旅行はキャンセルになりました。

Ne yazık ki babam artık gruba üye değil.

- 悲しいことに、父はもうそのグループには所属していません。
- 残念なことに、父はもうそのグループには在籍していません。

Ne yazık ki, babam uzun süren hastalığından iyileşemedi.

- 残念な事に私の父は長煩いから回復できなかった。
- 残念な事に私の父は長患いから回復できなかった。
- 残念なことに、私の父は長いわずらいから回復できなかった。

Ne yazık ki Bay Mori bizi görmeye gelemiyor.

森さんが会いに来られないとは残念だ。

Ne yazık ki yanında sadece beş dolar vardı.

不幸にも彼女は5ドルしか持ち合わせがなかった。

Ne yazık ki, çocuk olarak, bu olanlara tanık oldum.

そして残念にも 私が幼少期に 目の当たりにしたのは

Ne yazık ki anne foklar tarafından bu ekstra mesafeye

残念ながら より遠くまで泳ぐために 母親のオットセイは

- Ne yazık ki hat meşgul
- Korkarım ki hat meşgul.

あいにく話中です。

- Maalesef, söylenti gerçektir.
- Ne yazık ki, o söylenti doğru.

その噂は残念ながら本当だ。

Fakat ne yazık ki, yağmur nedeniyle oyun iptal edildi.

でもあいにくの雨で試合は中止になった。

Ne yazık ki, gıda malzemeleri, kış sonundan önce bitti.

不幸にも、冬が終わる前に食糧がなくなってしまった。

Ne yazık ki üzerimde o kadar çok param yok.

残念ながら、あまり持ち合わせがないのです。

Ve ne yazık ki bizim yaptığımız ne oldu? Bu etiketi benimsedik.

そして 残念なことに 私たちはその汚名を受け入れました

Ne yazık ki, komşum bir trafik kazası geçirdi ve komaya girdi.

隣人は残念ながら交通事故に遭って、昏睡状態になってしまった。

Ama ne yazık ki, bu o kadar da doğru bir tepki değil.

しかし、それでは事態を悪化させてしまいます。

Ne yazık ki, oyunu iptal etmek zorunda bırakıldık, ki bunu dört gözle bekliyorduk.

残念ながら待望の試合は中止せざるを得なかった。