Translation of "Yatak" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Yatak" in a sentence and their japanese translations:

Herhangi bir yatak hiç yatak olmamasından daha iyidir.

どんなベッドでもないよりはよい。

Kapı, yatak odasına açılıyor.

そのドアは寝室に通じている。

Bugün yatak odanı temizleyeceğim.

今日あなたの寝室を掃除します。

Kadın yatak odasında uyuyor.

女性は寝室で眠っている。

Sessizce yatak odama gittim.

- 私は忍び足で寝室にいった。
- 僕はそうっと自分の寝室に行った。

Bu yatak sağlam gözüküyor.

このベッドは頑丈そうです。

Yatak çok yer kaplar.

このベッドはとても場所を取る。

yatak odasındaki sanat galerisi değil,

ベッドルームの画廊で 始まったのではなく

Yatak odasına girerken, hıçkırmaya başladı.

寝室に入るや否や、彼女は泣きじゃくり出した。

Yatak odasında bir gürültü duydum.

寝室で物音が聞こえた。

Oda eski yatak dışında boştu.

その部屋には、使い古したベッドの他は何もなかった。

Onun yatak odası tam yukarıda.

彼女の寝室はちょうどこの上です。

Bu Tom'un yatak odası mı?

あれはトムの寝室?

Yatak odası perdeleri kenarlarında soldu.

寝室のカーテンは端が色あせてきた。

Evde kendi yatak odam var.

私は家に自分の部屋があります。

Açılıp kapanan ranzalı yatak inşa ettik.

跳ね上げ式のベッドを作りました

Yatak odanı paylaştığın kıza ne oldu?

君が寝室を共用していた女の子はどうなったのだろう。

Üç yatak odalı bir evde yaşıyoruz.

我々は寝室が3つある家に住んでいる。

O üst kata yatak odasına gitti.

彼女は2階の自分の寝室に上がっていった。

Kız kardeşimle bir yatak odasını paylaşıyorum.

私は寝室を姉と共同で使っている。

Tom yatak odası kapısını sessizce kapattı.

トムは寝室のドアを静かに閉めた。

Bu yatak uyumak için çok sert.

このベッドは堅くて眠れない。

Üst katta dört yatak odamız var.

うちは2階に寝室が4つある。

Hava iyi olduğu zaman yatak örtülerini havalandır.

天気がよいときには寝具を干しなさい。

Bu yatak üstünde uyunmayacak kadar çok serttir.

このベッドは堅くて眠れない。

Yatak odamın penceresi için dantel perdeler aldım.

- 私は寝室にレースのカーテンを買った。
- 寝室の窓用にレースのカーテンを買った。

Onun kendi yatak odasında hıçkırarak ağladığını duyabiliyordum.

彼女が部屋ですすり泣くのが聞こえた。

Tom'un evinin üç tane yatak odası var.

- トムの家にはベッドルームが3つあります。
- トムんちには、ベッドルームが3つもあるんだよ。
- トムの家には3つ寝室があります。

Yeni bir yatak alması için onu ikna ettim.

私は彼を説得して新しいベッドを買わせた。

Dün gece içinde uyuduğum yatak çok rahat değildi.

昨晩寝たベッドはあまり寝心地がよくなかった。

Ben sabah 11.00'e kadar yatak odamda kaldım.

午前11まで私の寝室にいていました。

Bu oda benim yatak odam, diğeri benim ofisim.

この部屋は寝室でもう一方は事務所です。

Yatak odası duvarımda asılı dev bir timsah posteri var.

私は寝室の壁に アリゲイターの大きなポスターを飾っていました

Garajım ya da yatak odam dahil her nerede olursa olsun

寝室やガレージの中で

Pekâlâ, artık ihtiyacım olan tek şey yatak yapmak için malzeme bulmak.

保温できる物を探して ベッドにする

- Doktor bana tam bir dinlenme emretti.
- Doktor bana yatak istirahati verdi.

医者は私に完全に休養をとるべきだと命じた。

Polisler Tom'un yatak odası penceresinin dışında herhangi bir ayak izi bulamadılar.

警察はトムの寝室の窓の外には誰の足跡も見つけることができませんでした。

Evin bir yemek odası, bir yatak odası ve bir çalışma odası var.

その家にはダイニング、寝室そして書斎があります。

O gerçekten ısıya duyarlı ve ben soğuğa duyarlıyım. Yatak odamız hakkında ne yapmalıyız?

彼がめちゃ暑がりで私は冷え性です。寝室はどうしましょう。