Translation of "Sıkıyor" in Japanese

Seni sıkıyor muyum?

退屈じゃないですか？

Mektubu benim canımı sıkıyor.

彼の手紙を読むと不安になる。

Bu iş canımı sıkıyor.

この仕事には憂鬱になる。

O sorularla benim canımı sıkıyor.

彼はやかましく質問してくる。

O adam benim canımı sıkıyor.

あいつは、まったく頭にくるやつだ。

- Seni ne rahatsız ediyor?
- Ne canını sıkıyor?

何が心配なの？

Jack gezisi hakkındaki hikayeleri ile beni sıkıyor.

ジャックの旅行の話にはうんざりする。

- Meg bazen Ken'i sıkıyor.
- Meg bazen Ken'in canını sıkar.

メグはときどきケンを困らせる。

- Bu roman beni sıkıyor.
- Bu roman bana sıkıcı geliyor.

この小説は退屈だ。

Biraz kilo almış olmalıyım. Kot pantolonumum düğmesi gerçekten sıkıyor.

少し太ったかな。ジーパンのボタンがきついよ。

O yüzden olgunlaşmış mı diye her bir inciri önce dudaklarıyla hafifçe sıkıyor.

‎熟れているかどうか ‎唇で確認してから食べている