Translation of "Karanlıktan" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Karanlıktan" in a sentence and their japanese translations:

Karanlıktan fırlarım.

暗闇から急に現れる。

- O, karanlıktan korkar.
- O, karanlıktan korkuyor.

- 彼女は暗闇が恐い。
- 彼女は暗いところが怖い。

Çocuk karanlıktan korktu.

その男の子は暗闇を恐れた。

O, karanlıktan korkardı.

彼は暗がりを怖がった。

Çocuk karanlıktan korkuyor.

その子は暗闇が恐いんだ。

Ben karanlıktan korkuyorum.

- 暗い場所が怖くて。
- 暗い場所が苦手なの。

Tom karanlıktan korkar.

トムは暗闇が怖い。

Karanlıktan korkar mısın?

- あなたは暗いの苦手ですか?
- 暗いのが苦手なの?

Gecenin gelmesiyle karanlıktan faydalanacaklar.

‎夜の闇が彼らの姿を隠す

Karanlıktan sonra dışarı çıkma.

暗くなってからは外出するな。

Küçük çocuk karanlıktan korkuyor.

- この少年は暗闇が恐いんだ。
- その子は暗闇が恐いんだ。

O, karanlıktan faydalanarak kaçtı.

彼は闇に紛れて逃げ出した。

O, karanlıktan çok korkar.

- 彼女は暗やみをひどく恐れている。
- 彼女は暗いところをとても怖がる。

Karanlıktan önce Tokyo'ya varacağız.

私たちは暗くなる前に東京につくだろう。

Karanlıktan sonra otele vardılar.

日没後彼らはその旅館に着いた。

Karanlıktan önce çadırlarımızı kurduk.

私たちは暗くならないうちにテントを張った。

Karanlıktan bir soyguncu ortaya çıktı.

暗闇から強盗が突如として現れた。

Karanlıktan önce muhtemelen oraya varacağız.

- 暗くならないうちにそこに着きそうだ。
- 暗くなる前にそこに着けそうよ。

Karanlıktan önce kampa geri döndük.

日暮れ前にキャンプに戻った。

O, karanlıktan sonra geri döndü.

彼は暗くなってから帰ってきた。

Erkek kardeşim karanlıktan korkmadığını söylüyor.

私の兄は暗闇は恐くないという。

Karanlıktan faydalanmak için geceyi beklemesi gerek.

‎夜の闇が訪れるのを待つ

Patagonya dağlarındaki anne puma karanlıktan faydalanmış.

‎パタゴニアの山では ‎ピューマの母親が夜を制した

Karanlıktan sonra o asla dışarı çıkmaz.

彼は日が暮れてからは決して外出しない。

Karanlıktan fırlayan köpekten dolayı şoka girdim.

暗闇から急に現れた犬にとてもビックリしました。

Karanlıktan sonra eve yalnız yürümeyi sevmem.

私は暗くなってから一人で歩いて帰るのは嫌だ。

Karanlıktan sonra onun dışarı çıkmasına izin verme.

暗くなってから彼女を外出させては行けません。

Beth kötü erkek kardeşinden dolayı karanlıktan korkuyor.

ベスは、彼女の意地悪なお兄さんのせいで暗闇をこわがっています。

Annem karanlıktan sonra dışarı çıkmamam gerektiğinde ısrar ediyor.

- 母は暗くなってから私が外出してはいけないと言い張る。
- 母は、日が暮れてから私が外出するべきではないと言って譲らない。

Shinji her gün karanlıktan sonra bir yürüyüşe çıkar.

毎日、信二は日が暮れてから散歩に出かけます。

- Karanlıktan sonra yalnız yürüme.
- Hava karardıktan sonra yalnız yürümeyin.

暗くなったらひとりで歩いてはいけません。

- O, nadiren, kırk yılda bir, karanlık çöktükten sonra dışarı çıkar.
- Karanlıktan sonra nadiren, kırk yılda bir, dışarı çıkar.

- 日が暮れてから彼女が外出する事はたとえあるにしても極めてまれだ。
- 日が暮れてから外出することがあるにしても極めてまれだ。
- 日がくれてから彼女が外出することはたとえあるにしても極めてまれだ。