Translation of "Kırmızı" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "Kırmızı" in a sentence and their japanese translations:

Kırmızı veya kırmızı

赤面を好みました

Dudakların kırmızı.

あなたの唇は赤いです。

Kırmızı ise etmeyenleri.

赤はそうでない学生です

Kırmızı ışıkta geçtin.

君は赤信号を無視して走りましたね。

Evin çatısı kırmızı.

その家の屋根は赤い。

Onlar parlak kırmızı!

それらは明赤色だ!

Kırmızı moda değil.

- 赤色は流行していない。
- 赤はもう流行りじゃない。

Kırmızı şarap, lütfen.

赤ワインをお願いします。

Kan, kırmızı aktı.

血があかあかと流れた。

Tom'un yüzü kırmızı.

トムの顔が赤い。

Benim arabam kırmızı.

私の車は赤い。

O kırmızı giymişti.

彼女は赤い服を着ていた。

Yeni elbisem kırmızı.

私の新しいドレスは赤色です。

Kırmızı ev yeni.

その赤い家は新しい。

Kırmızı balonu istiyorum.

赤い風船、欲しい。

Kırmızı mürekkeple yazma.

赤インクで書いてはいけない。

Hangi tişört kırmızı?

どのTシャツが赤いんですか。

Tom'un şapkası kırmızı.

トムの帽子は赤いです。

- O, kırmızı arabada karar verdi.
- Kırmızı arabaya karar verdi.
- Kararı kırmızı arabadan yana oldu.

彼はその赤い車に決めた。

- Kırmızı bir mayo giyiyordu.
- O, kırmızı bir mayo giyiyordu.

彼女は赤い水着を着ていた。

- Ben kırmızı bir kravat aldım.
- Kırmızı bir kravat aldım.

赤いネクタイを買いました。

Artık bir kırmızı değildi.

もはや「赤」ではありません

Ekibimiz kırmızı gömlekler giyiyordu.

我々のチームは赤シャツを着ていた。

Kırmızı çatılı eve bak.

- 屋根の赤い家を見てご覧なさい。
- 赤い屋根の家を見てごらん。

Kırmızı biber dilimi yaktı.

とうがらしで舌がひりひりした。

Oda kırmızı ışıklarla aydınlatıldı.

その部屋は赤い光で照らされていた。

Ev kırmızı tuğladan yapılmıştır.

その家は赤レンガづくりです。

O kırmızı elbiseyi seçti.

彼女はその赤いドレスを選んだ。

Kırmızı ışıkta arabasını durdurmadı.

彼は赤信号にも車を止めなかった。

O, kırmızı pantolon giydi.

彼は赤いズボンをはいていた。

O, kırmızı ceketi giydi.

彼はその赤い上着を着た。

Kırmızı ışıkta durdun mu?

赤信号で止まりましたか。

Kırmızı çatılı ev amcamınkidir.

- 屋根の赤いその家は、私の叔父の家です。
- 赤い屋根のあの家、私のおじさんの家なんだ。

Kırmızı bir bisikletim var.

- 赤い自転車を持っています。
- 赤い色の自転車を持っています。
- 赤の自転車持ってる。
- 赤の自転車持ってるんです。

Ben kırmızı gülleri severim.

私は赤いバラが好きです。

Sana kırmızı güller getirdim.

ぼくは君に赤いバラを持って来た。

Benim favori rengim kırmızı.

私の大好きな色は赤です。

Ben kırmızı ayakkabıları istedim.

私は赤い靴が欲しかった。

En sevdiğim renk kırmızı.

私の大好きな色は赤です。

Şu kırmızı binaya bak.

あの赤い建物を見なさい。

Yeşil ışık ... Kırmızı ışık!

だるまさんがころんだ!

Bu elma çok kırmızı.

このりんごはとても赤い。

O elma kırmızı değil

そのりんごは赤くない。

Ben kırmızı ceket sevmiyorum.

赤い上着は好きではありません。

Raftaki kırmızı olanları seviyorum.

私はそのたなの上の赤いのが好きです。

Kırmızı elbise ona uydu.

赤いドレスは彼女に似合った。

Yeşil kırmızı ile gitmez.

グリーンは赤と調和されない。

Ben kırmızı şarap içmem.

僕は赤ワインは飲みません。

- O, kırmızı bir buluz giymişti.
- O, kırmızı bir bluz giyiyordu.

彼女は赤いブラウスを着た。

- Kırmızı elbisesi onu dışarda durdurdu.
- Kırmızı elbise giydiğinden dolayı, dışarıda durdu.

- 赤いドレスのため彼女は目立った。
- 赤いドレスは彼女を引き立てた。

Kırmızı, yeşil ve sarı olabiliyorlar.

赤や緑や黄色なんだよ

Güneşli bir akşamda ise kırmızı.

天気のいい夕べには全てが赤くなります

Kırmızı bayrak tehlikenin varlığını gösterdi.

赤旗は危険のあることを示す。

Kırmızı şemsiye ona büyükannesini hatırlattı.

- 赤い傘が彼女のおばあちゃんを思い出させた。
- 赤い傘が彼女におばあちゃんのことを思い出させた。

Bazıları kırmızı ve diğerleri beyazdır.

赤いものもあれば白いのもある。

Kırmızı lamba tehlike halinde yanar.

- 危険な時には赤ランプが点きます。
- 危機の際には赤ランプが点灯する。

Biri kırmızı ve diğeri beyaz.

一方は赤で、また一方は白である。

Papa kırmızı elbisesi ile göründü.

法王は赤い法衣をまとって現れた。

O, kırmızı bir etek giyiyordu.

彼女は赤いスカートをはいていた。

Satış fiyatları kırmızı mürekkeple yazılmıştır.

特価品の値段は、赤インクで書かれている。

O kırmızı bir çiçek tutuyor.

彼女は赤い花を持っています。

Kırmızı şarabı beyaza tercih ederim.

私は白ぶどう酒より赤ぶどう酒が好きだ。

O, kırmızı bir kazak alacak.

彼女は赤いセーターを買います。

Bir bardak kırmızı şarap lütfen.

グラスワインの赤をお願いします。

O kırmızı bir bluz giymişti.

彼女は赤いブラウスを着た。

O kırmızı bir elbise giydi.

彼女は赤いドレスを着ていた。

O kırmızı elbise ona uydu.

あの赤いドレスは彼女によく似合う。

Hiç kırmızı bir buzdolabı görmedim.

赤い冷蔵庫を見たことがない。

Kırmızı bir buzdolabı hiç görmedim.

赤い冷蔵庫を見たことがない。

Kırmızı çatılı bir ev gördüm.

- 赤い屋根の家が見えました。
- 私は赤い屋根の家が見えた。

Kırmızı beyaz bayrak rüzgarda uçuyordu.

紅白の旗が風になびいていた。

- Kirazlar kırmızıdır.
- Kirazlar kırmızı renklidir.

サクランボは赤い。

O kırmızı bir taş aldı.

彼は赤い石を拾い上げた。

Yeni bir kırmızı arabam var.

私は赤い新車を持っている。

Galiba bu kırmızı kazağı giyeceğim.

今日はこの赤いセーターを着ようかと思っている。

Bu kırmızı şapkaya ne dersiniz?

この赤い帽子はいかがですか。

Kırmızı bir kalemin var mı?

赤鉛筆を持っていますか。

Kırmızı şarap etle iyi gider.

赤ワインは肉とよく合う。

Kırmızı trafik ışığı "dur" gösterir.

赤信号は、「止まれ」を示す。

O kırmızı elbise ona yakışıyor.

あの赤いドレスは彼女によく似合う。

Vazoda kırmızı bir gül var.

- 赤いバラが花瓶にある。
- 花瓶に赤いバラが入っている。

Çocuğun kırmızı bir yüzü vardı.

少年は赤い顔をしていた。

Karanlıkta bir kırmızı ışık parlıyordu.

暗闇で赤いライトが光っていた。