Translation of "Hitap" in Japanese

0.003 sec.

Examples of using "Hitap" in a sentence and their japanese translations:

O bana hitap ediyor.

彼女は私の好みにぴったりだ。

- Belediye başkanı genele hitap etti.
- Belediye başkanı halka hitap etti.

市長は大衆を前に演説をした。

Önümüzdeki hafta kraliçe parlamentoya hitap edecek.

女王は来週、議会で演説するつもりでいる。

O büyük bir dinleyiciye hitap etti.

彼は大観衆に語りかけた。

Başkan öğrencilerine aşağıdaki gibi hitap etti.

- 学長は生徒たちに次の通りに講演した。
- 学長は学生たちに次のように語りかけた。

O, ciddi şekilde kalabalığa hitap etti.

- 彼は群衆に向かって重々しく話しかけた。
- 彼は群衆に向かって厳かに語りかけた。

İzleyiciye yavaş yavaş hitap etmeye başladı.

彼はゆっくりと聴衆にむかって演説し始めた。

Başkan büyük bir dinleyiciye hitap etti.

大統領は大衆を前に演説した。

O, bana Tom olarak hitap ederdi.

彼女は私にトムと言って話しかける。

Onlar bana doktor olarak hitap ettiler.

彼らは私を博士という肩書きで呼んだ。

Onun müziği genç insanlara hitap ediyor.

彼の音楽は若者に受ける。

Bu tür resim bana hitap etmez.

こういう種類の絵は私には興味がない。

Derinden gelen gereksinim ve isteklere hitap edebilmeli.

そして心の奥深くのニーズと欲望に 響くものでなければなりません

O seyirciye yumuşak bir sesle hitap etti.

彼は聴衆に静かな口調で話し掛けました。

O seyircilere yumuşak bir sesle hitap etti.

彼は聴衆に静かな口調で演説した。

Bana öyle hitap ederek, ne yaptığını sanıyorsun?

何を偉そうに言っている!

Belediye başkanı büyük bir kitleye hitap etti.

市長は大聴衆を前に演説した。

Sizin mevkiniz kediden hoşlanan insanlara hitap ediyor.

あなたのサイトは、猫に興味のある人達にとって魅力的です。

Yabancı pirinç sert ve tatsızdır ve de Japon damak tadına hitap etmez.

外米はぼそぼそしていて、日本人の口には合わない。

- Tom sinirlendi ve Mary'ye köpek gibi kötü sözler söyledi.
- Tom sinirlendi ve Mary'ye kaba lakaplar takarak hitap etti.

トムは怒って、メアリーを罵倒した。