Translation of "Dikkatlice" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Dikkatlice" in a sentence and their japanese translations:

dikkatlice dinlemenin,

しっかり話を聞いてあげたり

Dikkatlice seçin.

慎重に選びなさい。

Dikkatlice dinle.

- 耳を澄ませてごらん。
- よく聞きなさい。
- よく聞いて。

Kitapları dikkatlice seçin.

本は慎重に選びなさい。

Sorumu dikkatlice cevapla.

注意して質問に答えなさい。

Beni dikkatlice dinle.

私の言う事を良く聞きなさい。

Söylediğimi dikkatlice dinle.

私の話をよく聞きなさい。

Sorunları dikkatlice düşünmeliyiz.

私達はその問題についてじっくり考えなくてはならない。

Lütfen kartları dikkatlice karıştır.

トランプをよく切ってください。

Lütfen söylediğimi dikkatlice dinle.

僕の言う事を良く聞いてくれ。

O, kuşu dikkatlice izledi.

彼女は小鳥を注意して見つめた。

O, sözlerini dikkatlice seçti.

彼は言葉を慎重に選んだ。

Toplantı için dikkatlice hazırlandı.

彼は会合についてとても注意した。

Konuşmasını çok dikkatlice hazırladı.

彼はスピーチを注意深く準備した。

Onun yüzüne dikkatlice baktım.

私は注意深く彼の顔を見た。

Sana söyleyeceklerimi dikkatlice dinle.

私がこれから言う事を、よく聞きなさい。

Duvardaki haritaya dikkatlice bak.

壁の地図を注意して見なさい。

Bu teleskop dikkatlice kullanılmalı.

この望遠鏡は注意して使わなければいけない。

Ben cevapları dikkatlice yazdım.

私は注意深く答えを書きました。

Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı.

- 警官はその箱を注意深く持ち上げた。
- 警官がその箱を注意深く持ち上げた。

Sonunda, dikkatlice geri saymaya başladılar.

ついに彼らは用心しながら秒読みを開始した。

O, onun teklifini dikkatlice düşündü.

彼女は彼の申し出をよく考えた。

Şirketin çıktı kayıtlarını dikkatlice inceledi.

彼女は会社の業績を丹念に調べた。

Polis kaza nedenini dikkatlice araştırdı.

警察は事故原因を入念に調査した。

Oğlunu övdüğümde çok dikkatlice dinledi.

彼女の息子をほめたとき、彼女はとても注意深く耳を傾けていた。

Çıkardığın giysileri dikkatlice yerine koy.

脱いだ服はちゃんと片付けてよね。

Yaşlı adam yolu dikkatlice yürüyerek geçti.

その老人は道路を注意深く横断した。

Dikkatlice dinleyin, yoksa onun söylediklerini kaçıracaksın.

よく聞かないと、彼の言う事を聞き逃しますよ。

Her iki seçeneği de dikkatlice düşündük.

どちらの選択肢も慎重に検討した。

İkisini dikkatlice karşılaştır ve farkı göreceksin.

その2つをよく比べてみなさい。そうすれば違いがわかります。

Tom parmak izlerini bıçaktan dikkatlice sildi.

トムは念入りにナイフから指紋を拭き取った。

Eğer dikkatlice bakarsan bazı böcekler bulacaksın.

注意深く観察すれば、昆虫がいることがわかるだろう。

Kendini dikkatlice antilop sürüsünün uzak ucuna konumlandırıyor.

‎そして獲物の群れの ‎向こう側に回り込む

Sözleşmeyi imzalamadan önce dikkatlice incelesen iyi olur.

署名する前に契約書をしっかり調べたほうがいいよ。

O, sorunun dikkatlice ele alınması gerektiğini belirtti.

彼はその問題は慎重に扱わなければならないと述べた。

Öğretmenimin söylediği her şeyi dikkatlice not ettim.

私は先生がおっしゃったことをすべて慎重に書き留めた。

Onların işi, haberleri açıkça ve dikkatlice okumaktır.

彼等の仕事ははっきりと注意してニュースを読む事です。

Doktor, hangi ilacı vereceğine karar vermeden önce dikkatlice düşünür.

その医者はどの薬を投与すべきかを決める前に慎重に考える。

O her zaman yapmadan önce bir şeyi dikkatlice planlar.

彼はいつも慎重に計画を練ってから、それを実行に移す。

Beni dikkatlice dinle ve gerçekten ne demek istediğimi anlayacaksın.

私の言うことをよく聞けば、私の真意がよくわかるでしょう。

- İlaç alırken şişe üzerindeki yönergeleri dikkatle izleyin.
- İlaç içerken şişe üzerindeki talimatlara dikkatlice uyun.

薬を服用するときは、ビンに書いてある用法に注意深く従いなさい。

- Biz bir tek kelime kaçırmamak için dikkatle dinledik.
- Bir tek kelimesini bile kaçırmamak için dikkatlice dinledik.

私たちは一言も聞き漏らさないように注意深く聞いていた。