Translation of "Ayakkabı" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Ayakkabı" in a sentence and their japanese translations:

Ayakkabı bağlarını bağla.

靴の紐を結びなさい。

Ayakkabı ölçün nedir?

貴方の靴のサイズはいくつですか。

Eğer ayakkabı uyarsa....

その靴があなたにぴったりのサイズなら。。。

Neden ayakkabı giymiyorsun?

何で靴を履いてないんだよ?

Bu ayakkabı parlatılmalı.

この靴を磨く必要がある。

Bir çift ayakkabı aldım.

- 私は靴を一足買った。
- 靴を一足買ったよ。

Ayakkabı çift olarak satılmaktadır.

靴は一足単位で売っている。

Kaç numara ayakkabı giyiyorsun?

- 靴のサイズはどれくらいですか。
- どのサイズの靴をおはきですか。
- 足のサイズはいくらなの?

Ayakkabı cilasını kullanabilir miyim?

その靴磨きを使ってもいいですか。

Onlar sağlam ayakkabı değiller.

彼らはそんなに悪い連中ではない。

Benim ayakkabı bağlarım çözüldü.

靴ひもがとけた。

Biz ayakkabı giymeye alışkınız.

私たちは靴をはくのに慣れている。

Bir takım ayakkabı istiyorum.

靴がほしいのです。

Yeni ayakkabı giyiyor musun?

- おニューの靴履いてるの?
- 新しい靴履いてるの?

Bir çift ayakkabı almalıyım.

私は靴を一足買わなければならない。

- O bir ayakkabı dükkânı çalıştırıyor.
- O bir ayakkabı dükkânı işletir.

彼は靴屋を経営している。

- O gelişigüzel ayakkabı satın alıyor.
- O rastgele ayakkabı satın alıyor.
- O ayrım gözetmeksizin ayakkabı satın alıyor.

彼女はやたらと靴を買う。

Ve bir ayakkabı ördüklerini söylediler.

ニット編みだけで 靴を作る工程へと転換しました

Günümüzde birçok ayakkabı plastikten yapılmaktadır.

近頃はプラスティックで出来た靴が多い。

Ayakkabı bağlarımı bağlayacak kadar nazikti.

彼は親切にも私の靴の紐を結んでくれた。

Ben benim ayakkabı bağlarını gevşettim.

- 私は靴の紐をほどいた。
- 私は靴のひもを緩めた。

O bir ayakkabı mağazası yönetir.

彼女は靴屋を経営している。

Birkaç ayakkabı satın almak istiyorum.

靴が買いたい。

Amcam bana bir çift ayakkabı verdi.

叔父は私に靴を一足くれた。

Nancy bir çift kırmızı ayakkabı istiyor.

ナンシーは赤い靴を1足ほしがっている。

Ben genellikle sekiz numara ayakkabı alırım.

普通私はサイズ八番の靴をはいている。

Dün bir çift siyah ayakkabı aldı.

彼は昨日黒いくつを1足買った。

O bir çift ayakkabı satın aldı.

- 彼は靴を1足買った。
- 彼は一足の靴を買った。

Tom ayakkabı bağcıklarını nasıl bağlayacağını bilmiyor.

トムは靴ひもの結び方を知らない。

Tamamen zevkime göre bir ayakkabı bulmadım.

自分の好みにぴったり合う靴が見つからなかった。

Bu yıl iki çift ayakkabı eskittim.

- 私は今年靴を二足履きつぶした。
- 今年、私は2足靴を履きつぶした。

Bu biftek ayakkabı derisi kadar sert.

このステーキは靴の皮と同じ位固い。

O, yeni bir çift ayakkabı aldı.

彼は新しい靴を一足買った。

Tom ayakkabı giyiyordu, ama çorap giymiyordu.

トムは靴は履いてたけど、靴下は履いてなかったよ。

Ben yeni bir çift ayakkabı aldım.

私は新しい靴を一足買った。

Onlar o mağazada ayakkabı ve kıyafet satarlar.

その店ではくつと衣料が売られている。

Babalarının kasabada büyük bir ayakkabı dükkânı vardı.

彼らの父親は、町で大きな靴屋を経営していました。

O, bana hoş bir çift ayakkabı verdi.

- 彼女は私に素晴らしいくつを一足くれた。
- 彼女は私に素敵な靴をくれた。

Lütfen ayakkabılarını çıkardığında onları ayakkabı kutusuna koy.

脱いだ靴は下駄箱にお入れください。

Bu tür ayakkabı ıslak zeminde kayma eğilimindedir.

この種の靴は地面がぬれているとすべりやすい。

- Onlar yeni ayakkabı mı?
- Onlar yeni ayakkabılar mı?

あれって、新しいシューズ?

Lütfen ayakkabılarını çıkardığın zaman onları ayakkabı kutusuna koy.

脱いだ靴は下駄箱にお入れください。

Tom ayakkabı almalı. Onun eski ayakkabıları tamamen yıpranmış.

トムさんは新しい靴を買わなければなりません。彼の持っている靴は古くてボロボロですから。

Tom gerçekten pahalı, iyi yapılmış bir çift ayakkabı satın aldı.

トムはとても高級な、丁寧な作りの靴を購入した。

Yanında iki kutu bedava ayakkabı cilası ile birlikte onlar sadece 50 dolar.

たった50ドルで、しかも靴クリームを2缶おまけいたします。

- Ben de yeni bir çift ayakkabı var.
- Yeni bir çift ayakkabım var.

私は新しい靴を一足買った。