Translation of "Atıyor" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Atıyor" in a sentence and their japanese translations:

Kalp yavaş atıyor.

心臓はゆっくり動いている。

Yardım çığlığı da atıyor.

助けを求めているのです

...ve sığınlar cirit atıyor.

‎そしてヘラジカ

Benim kalbim hızlı atıyor.

心臓の鼓動が速く打っている。

O meteliğe kurşun atıyor.

彼女はお金にとても困っている。

O tenise can atıyor.

- 彼はテニスに熱心だ。
- 彼はテニスに夢中だ。

O bana tekme atıyor!

彼は私を蹴っています!

O bana tekme atıyor.

彼が私を蹴るんです。

O, ona can atıyor.

彼はそれを楽しみにしている。

Kalbim çok hızlı atıyor!

心臓がドキドキしてる!

O her zaman hava atıyor.

彼女はいつも気取っている。

Yurtdışına gitmek için can atıyor.

彼はしきりに外国へ行きたがっている。

Öğrenciler yaklaşan geziye can atıyor.

児童たちは、もうすぐやって来る遠足を楽しみにしている。

O evi için hâlâ can atıyor.

彼は今でも故国を恋しく思っている。

- O fiyaka yapıyor.
- O hava atıyor.

彼は偉そうにすましこんでいる。

Chris üniversiteye gitmek için can atıyor.

クリスはとても大学に行きたがっている。

Tom o elma için can atıyor.

トムはそのリンゴがほしくてたまらない。

Onu sevmiyorum, çünkü her zaman hava atıyor.

彼女はいつも気どっているので、ぼくはきらいだ。

Emily onu tekrar görmek için can atıyor.

エミリーはもう一度彼に会いたがっている。

Bu çocuk gelecekte bir avukat olmaya can atıyor.

この子の将来の夢は弁護士です。

Tom bu önümüzdeki hafta Mary'yi görmeye can atıyor.

- トムさんは週末にメアリさんに会いに行くのは楽しみにしています。
- トムは今週末メアリーに会うのを楽しみにしている。

Sadece öğrenci değil fakat öğretmeni de tatile can atıyor.

生徒だけでなく先生も休暇を待ち望んでいる。

O her zaman hava atıyor, sanki bir kraliçe gibi davranıyor.

彼女はいつも気取っていて、まるで女王様のように振る舞っている。

Bu kara ayılar, kış uykusuna yatmadan hemen önce kendilerini şehre atıyor.

‎アメリカクロクマは ‎冬眠前に繁華街を訪れる

Doğrudan havadan oksijen çekebilmek için kendini dışarı atıyor. Nihayet. Güneş yüzünü gösteriyor.

‎ついには水から出て ‎空気から酸素を取り込む ‎やっと太陽が顔を出した