Translation of "''tıp" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "''tıp" in a sentence and their japanese translations:

Tıp eğitimi aldı.

彼女は医者になる訓練を受けた。

- Kyoto'da tıp kongresi gerçekleştirildi.
- Kyoto'da tıp kongresi düzenlendi.

その医学会議は京都で開催された。

- O, tıp uygulaması yapıyor.
- O, tıp mesleğini icra ediyor.

彼は開業医をやっている。

Ve ''Tıp hazırlığı bırakalım,

「医学部進学課程はやめます

Tıp okuma kararını alkışlıyorum.

医学を勉強しようという君の決心に私は拍手を送る。

O bir tıp öğrencisiydi.

彼女は医学生でした。

Hayatını tıp mesleğine adadı.

彼は医療に一生を捧げた。

O, tıp dalında uzmanlaşıyor.

彼女はいがくを専攻しています。

O bir tıp öğrencisidir.

彼は医学の学生だ。

Tıp dilinde akıcı konuşmaya başladım,

私は医学用語に詳しくなりました

2005'de bir tıp dergisinde

2005年に医学誌において

Tıp onun hastalığını tedavi etti.

薬が彼の病気を治した。

Amerikada tıp eğitimi yapmaya niyetlendim.

- 私はアメリカで医学を学ぶつもりだったんですが。
- 私はアメリカで医学を学ぶつもりでした。

Dan tıp fakültesine kabul edildi.

ダンは医大に入学を許可されました。

O kendini tıp çalışmasına adadı.

彼は医学の研究に専念した。

Tıp bilimi çarpıcı bir ilerleme gösterdi.

医学は劇的な進歩をしてきた。

O tıp öğrenimi için Amerika'ya gitti.

彼は医学を研究するために渡米した。

Meiji Üniversitesinde tıp fakültesi var mı?

明大って医学部あるの?

Oğlum tıp öğrenimi için Amerika'ya gitti.

息子は医学の勉強にアメリカに行きました。

Ben tıp öğrenimi için Almanya'ya gitmeyi düşünüyorum.

医学の勉強のためにドイツに渡ろうと考えている。

Eğer bir tıp diploman varsa, onu getir.

もし診断書があったらお待ちください。

O, üniversitede tıp okumak için kararını verdi.

彼は大学で医学を専攻しようと決心した。

O, tıp eğitimi görmek için Almanya'ya gitti.

彼女は医学を勉強するためにドイツに行った。

O, üniversitede tıp eğitimi almaya karar verdi.

彼は大学で医学を専攻しようと決心した。

- O tıpa tıp babasına benziyor.
- O, babasını kopyasıdır.

- 彼は親父とそっくりだ。
- 彼はおやじにそっくりだ。
- 彼は父親にそっくりだ。
- 彼は父親とうり二つだ。

Bir tıp doktoru olarak Tom'un parlak bir kariyeri var.

トムは医者としてすばらしい経歴の持ち主だ。

Onlar daha fazla araştırma yapmak için bir tıp uzmanı istedi.

彼らはもっと調べるよう医療専門家に頼んだ。

Sık ya da nadir görülen nörolojik sendromlara fonksiyonel tıp yaklaşımı ile

機能性医療がとり扱う 頻繁に起こるあるいは稀な 神経学的症候群について

Tıp öğrenimi yapması için onun doktor babasının teşvikini reddettikten sonra Hawking onun yerine Matematik ve fizik üzerinde konsantre olmayı seçti.

内科医である父は医学を勉強するようしきりに勧めたが、ホーキングはそれを受け入れず、その代わりに数学と物理学に専念することにした。