Translation of "Eğitimi" in Japanese

0.015 sec.

Examples of using "Eğitimi" in a sentence and their japanese translations:

Tıp eğitimi aldı.

彼女は医者になる訓練を受けた。

Ne eğitimi yapıyorsun?

- 君は何を学んでるの。
- 君は何を習ってるの。

İngilizce eğitimi göreceğim.

私は英語を勉強するつもりです。

Matematik eğitimi görmeliyim.

- 私は数学を勉強することが必要だ。
- 私は数学を勉強する必要がある。
- 数学を勉強しないといけないんだ。

Fransızca eğitimi aldım.

フランス語を勉強したんだ。

Hükümet eğitimi yeniden düzenliyor.

政府は教育を改革している。

Üniversitede tarih eğitimi görüyor.

彼は大学で歴史を勉強しています。

Niçin İngilizce eğitimi alıyorsun?

なぜ英語を学ぶのですか。

İngilizce eğitimi yapmak istiyorum.

私は英語を勉強するのが好きです。

Sanırım sınavlar eğitimi mahvediyorlar.

試験が教育を駄目にしていると思う。

Biz İngilizce eğitimi gördüm.

私達は英語を勉強した。

O Çince eğitimi görüyor.

彼は、中国語を勉強します。

Okulda sanat eğitimi yapıyorum.

私は学校で美術を勉強しています。

O, tarım eğitimi görmektedir.

彼は農業の研究をしている。

Eğitimi yalnız mı yaptınız?

自分ひとりで勉強したの?

İngilizce tiyatro eğitimi alıyorum.

私はイギリス演劇を勉強しています。

O matematik eğitimi alıyor.

彼女は、数学を勉強します。

Tarih eğitimi yapmak istiyorum.

私は歴史を研究したいと思います。

Üniversitede kimya eğitimi aldım.

私は大学で化学を専攻した。

Oradayken İngilizce eğitimi gördüm.

私は、そこにいた時に英語を学びました。

Okulda İngilizce eğitimi görüyorum.

私達は学校で英語を勉強します。

Yaşamında eğitimi geç aldı.

- 彼は晩学だ。
- 彼は年をとってから教育を受けた。

Ben tarih eğitimi aldım.

- 私は歴史を専攻した。
- 私は歴史学を専攻した。

Tom beden eğitimi öğretmeni.

トムは体育の先生だ。

İhtiyaç duydukları eğitimi alamayacaklarından korkuyorlar.

必要な教育が受けられないのではと 心配しています

üstelik iyi bir ortaokul eğitimi,

質の高い授業をしてくれます

Londrada iken, İngilizce eğitimi aldı.

ロンドン滞在中彼女は英語を勉強した。

O, üniversitede tarih eğitimi yapıyor.

彼は大学で歴史の勉強をしている。

O, üniversitede hukuk eğitimi alıyor.

彼は大学で法律を勉強している。

Amerikada tıp eğitimi yapmaya niyetlendim.

- 私はアメリカで医学を学ぶつもりだったんですが。
- 私はアメリカで医学を学ぶつもりでした。

- İngilizce eğitimi yapıyorum.
- İngilizce çalışıyorum.

- 私は英語を勉強します。
- 英語を勉強しています。

Gelecek yıl Fransızca eğitimi alacağım.

来年私はフランス語を習います。

O, iç dekorasyon eğitimi aldı.

彼は室内装飾を学んだ。

Üniversiteye elektronik eğitimi için girdi.

彼は電子工学を研究するために大学へ入った。

İngilizce eğitimi için USA'ya gitti.

- 彼は英語を勉強するために、アメリカへ行った。
- 彼は英語を勉強するために、アメリカに行った。
- あいつ、英語の勉強しにアメリカに行ったんだ。

Tom bir beden eğitimi öğretmeni.

トムは体育の先生だ。

- Arapça eğitimi yapıyoruz.
- Arapça çalışıyoruz.

わたしたちはアラビア語を習っている。

O, üniversitede tiyatro eğitimi aldı.

彼は大学で演劇を専攻した。

İngilizce eğitimi için Londra'ya gitti.

彼は英語を勉強するためにロンドンに行った。

O, üniversitede tarih eğitimi alıyor.

彼は大学で歴史を勉強しています。

Ben hiç matematik eğitimi yapmadım.

私は数学をまったく勉強しませんでした。

O fen eğitimi yapmak zorundadır.

彼女は理科を勉強しなければなりません。

O, üniversitede ekonomi eğitimi aldı.

彼は大学で経済を学んだ。

Sosyal hizmetlerde yüksek lisans eğitimi alabildi

その後 彼は社会福祉学の 修士号を取得出来たのです

Resim eğitimi almak için Fransa'ya gidiyorum.

絵の勉強をするためにフランスに留学します。

Bu ülkeye müzik eğitimi amacıyla geldim.

音楽を勉強するためにこの国へやってきた。

Sanat eğitimi almak için Paris'e gitti.

美術を勉強するために、彼女はパリへ行った。

Sanat eğitimi almak için Fransa'ya gitti.

彼女は美術の勉強をするためにフランスにいった。

O sanat eğitimi amaçlı Fransa'ya gitti.

彼女は美術の研究するためにフランスに行った。

Mümkün olduğunca çok Fransızca eğitimi aldı.

- 彼女は出来るだけ一生懸命フランス語の勉強した。
- 彼女はできるだけ一生懸命フランス語を勉強した。

O müzik eğitimi için İtalya'ya gitti.

彼女は音楽を研究するためにイタリアへ行った。

O gelecek hafta İngilizce eğitimi alacak.

彼は来週英語を勉強する予定です。

Her zaman Japonca eğitimi almak istedi.

彼は日本語を勉強したいとずっと思っていた。

Fransızca eğitimi almak için Paris'e gitti.

彼はフランス語を研究するためにパリに行った。

Onlar Çince eğitimi yapan tek öğrenci.

中国語を勉強している学生は彼らだけです。

Üniversite eğitimi bilginizi genişletmek için tasarlanmıştır.

大学教育は知識を広げるためのものだ。

Fransızca ve web tasarımı eğitimi alıyorum.

フランス語とウェブ・デザインを勉強しています。

Edebiyat eğitimi almak için İtalya'ya gitti.

- 彼女は文学研究の目的でイタリアへ行った。
- 彼女は文学研究するつもりでイタリアへ行った。

Her gün okulda İngilizce eğitimi yaparız.

私たちは毎日学校で英語を勉強する。

Bay Smith Çin tarihi eğitimi aldı.

スミスさんは、中国史を勉強していました。

Fransızca ve web tasarımı eğitimi görüyor.

フランス語とウェブ・デザインを勉強しています。

Fransızca ve web tasarımı eğitimi alıyoruz.

フランス語とウェブ・デザインを勉強しています。

Beden eğitimi gerekli bir ders mi?

体育は必修科目ですか。

Müzik eğitimi yapmak için Fransa'ya gitti.

彼女は音楽を勉強する為にフランスへ行った。

Ben biyoloji ve İspanyolca eğitimi alacağım.

私は生物学とスペイン語を勉強するつもりです。

O müzik eğitimi amacıyla İtalya'ya gitti.

彼は音楽の研究のためにイタリアへ行った。

Carol üç yıldır İspanyolca eğitimi yapmaktadır.

キャロルはスペイン語を3年間勉強しつづけている。

- Ders çalışmayı sevmem.
- Ben eğitimi sevmiyorum.

- 私は勉強が嫌いだ。
- 勉強は好きじゃない。
- 勉強は好きではありません。

Müzik eğitimi almak amacıyla Avusturya'ya gitti.

彼女は音楽の勉強をするためにオーストリアに行った。

Oğlumun eğitimi için çok para harcadım.

私は息子の教育に多くの金を使った。

O müzik eğitimi amacıyla Avusturya'ya gitti.

彼は音楽を勉強するためにオーストリアへ行った。

O, müzik eğitimi amacıyla Almanya'ya gitti.

彼女は音楽を勉強する目的でドイツへ行った。

Bu ressam Paris'e eğitimi için gitti.

その画家はパリへ修行に行った。

O, onunla çocuklarının eğitimi hakkında tartıştı.

子供の教育について、彼女が彼と喧嘩しました。

Şimdi üç yıldır İngilizce eğitimi almaktayız.

私たちはもう3年間英語を勉強しています。

- Ebeveynleri onun kolej eğitimi için birikim yapıyorlar.
- Onun ebeveynleri onun üniversite eğitimi için para biriktiriyor.

彼の両親は彼の大学教育に備えて貯蓄をしている。

Hâlâ sanat eğitimi programlarında bütçe kısıtlaması yaşıyor?

芸術教育プログラムの予算が 削減されているのでしょう?

Başkan Bush, Obama, hatta Trump bile eğitimi

ブッシュ、オバマそして トランプ大統領でさえ

O, müzik eğitimi yapmak için İtalya'ya gitti.

彼女は音楽の勉強をするためにイタリアへ行った。

O, dans eğitimi amacıyla Los Angeles'a gitti.

彼女はダンスの勉強にロスへ行った。

İngilizce eğitimi için üniversiteye gitmeye karar verdim.

私は英語を専攻するために、大学に進学することを決めました。

Amerikan edebiyatı eğitimi görmek için Amerika'ya gitti.

- 彼はアメリカ文学を研究するためにアメリカへ行った。
- 彼はアメリカ文学を学ぶためにアメリカに行った。

Almanca eğitimi almak istiyorum ama zamanım yok.

ドイツ語、勉強したいんだけどなかなか時間が取れないんだよ。

İngilizceye ek olarak Fransızca eğitimi de alıyorum.

- 私は英語の勉強に加えてフランス語も学んでいる。
- 英語だけじゃなくフランス語の勉強もしてるんだ。

Onlar Fransızca ve web tasarımı eğitimi görüyorlar.

フランス語とウェブ・デザインを勉強しています。

İngilizceye ek olarak Almanca eğitimi yapmak istiyorum.

私は英語に加えて、ドイツ語も勉強したい。

O, tıp eğitimi görmek için Almanya'ya gitti.

彼女は医学を勉強するためにドイツに行った。

Sanat eğitimi almak için Paris'e gitmek istiyorum.

私は絵の勉強をする為に、パリに行きたい。

Arkadaşım Mike Oxford Üniversitesi'nde kimya eğitimi alıyor.

私の友人のマイクはオックスフォード大学で化学を研究している。

- Fransızca eğitimi yapmak istiyorum.
- Fransızca çalışmak istiyorum.

- 私はフランス語を勉強したい。
- フランス語の勉強をしたいんだ。

O, İngilizce eğitimi almak amacıyla yurtdışına gitti.

彼は英語を学ぶ目的で海外に行った。

Yoko, şimdi Londra'da. O İngilizce eğitimi görüyor.

- 洋子は今ロンドンにいる。彼女は英語を勉強している。
- 洋子は今ロンドンにいる。英語の勉強だ。

Müzik eğitimi almak için Avusturya'ya gitmek istiyorum.

私は音楽の勉強にオーストリアへ行きたい。

- Emi İngilizce eğitimi alacak.
- Emi İngilizce çalışacak.

エミは英語を勉強するでしょう。

Tom son üç yıldır Fransızca eğitimi görüyor.

トムはこの三年間、フランス語を勉強している。

Tom yaklaşık üç yıldır Fransızca eğitimi görüyor.

トムはこの三年フランス語を勉強してきた。

O, üniversitede tıp eğitimi almaya karar verdi.

彼は大学で医学を専攻しようと決心した。

- Beden dersinde sakatlandım.
- Beden eğitimi dersinde sakatlandım.

僕は体育の授業中に怪我をした。