Translation of "Dokuz" in Hungarian

Saat dokuz.

9 óra van.

- Ben dokuz saat uyudum.
- Dokuz saat uyudum.

Kilenc órát aludtam.

- Kahvaltı saat dokuz buçuktadır.
- Kahvaltı dokuz buçukta.

A reggeli fél tízkor van.

Dokuz yıl önce.

Kilenc évvel ezelőtt.

"Saat dokuz" dedi.

Azt mondta, kilenc óra.

Dokuz çiçek aldım.

Vettem kilenc szál virágot.

Kediler dokuz canlıdır.

- A macskának kilenc élete van.
- A macskáknak kilenc életük van.

Sekiz veya dokuz yaşındaydım,

Nyolc vagy kilenc éves voltam,

Dokuz büyük pizzaya eşdeğer.

Ez kilenc nagy pizzának felel meg.

O dokuz binin üzerinde!

Messze kilencezer felett!

Saat onu dokuz geçiyor.

Tíz múlt kilenc perccel.

Ben dokuz saat uyudum.

Kilenc órán át aludtam.

Dokuz yıl önce iktidara geldiğimizde

Kilenc éve, amikor hatalomra kerültünk,

Üç kere üç dokuz yapar.

Háromszor három az kilenc.

Benim saatime göre tam dokuz.

Még csak kilenc óra van az én órám szerint.

O saatin dokuz olduğunu söyledi.

Azt mondta, hogy kilenc óra van.

Tom doksan dokuz yaşındayken öldü.

Tom kilencvenkilenc éves korában halt meg.

Dokuz-otuzdan sonra otobüs servisi yok.

Fél tíz után nem jár busz.

- Ben 19 yaşındayım.
- On dokuz yaşındayım.

- 19 éves vagyok.
- 19 vagyok.
- Tizenkilenc vagyok.

O sırada dokuz yaşında olan Tucker'a baktım,

Néztem Tuckert, aki ekkorra már kilenc év körüli volt -

Ekonomik büyümemiz yüzde dokuz oranında zirve yapmıştı.

a gazdasági növekedésünk kilenc százalékon tetőzött.

Dokuz rehine vardı, üçer kişilik üç grup.

Kilencen voltunk rabok. Három háromfős csapat.

Yedi ve dokuz saatlik bu referans noktasını kullanarak,

Széles körben végzett epidemiológiai vizsgálatokból az derült ki,

- Ben 19 yaşındayım.
- On dokuz yaşındayım.
- 19 yaşındayım.

19 éves vagyok.

"Ben kimya testinden dokuz aldım. Ya sen?" "Aynısını."

- Kilencest kaptam a kémia tesztemre. És te? - Ugyanazt.

Suyun sıcaklığı sekiz, dokuz dereceye kadar düşüyor. Soğuk, nefesini kesiyor.

A víz hőmérséklete akár nyolc-kilenc Celsius fok alá is eshet. A hidegtől eláll a lélegzeted.

Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.

Egy, kettő, három, négy, öt, hat, hét, nyolc, kilenc, tíz.

- Yarın gece saat dokuza ne dersin?
- Yarın gece saat dokuz olur mu?

Mit szólnál holnap este kilenchez?

- Genellikle dokuzda yatarım.
- Genellikle saat dokuzda yatmaya giderim.
- Ben genellikle dokuz da yatarım.

- Rendszerint kilenckor fekszem le.
- Általában kilenckor megyek ágyba.

Yüz, iki yüz, üç yüz, dört yüz, beş yüz, altı yüz, yedi yüz, sekiz yüz, dokuz yüz, bin.

Száz, kétszáz, háromszáz, négyszáz, ötszáz, hatszáz, hétszáz, nyolcszáz, kilencszáz, ezer.

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.

Tíz, tizenegy, tizenkettő, tizenhárom, tizennégy, tizenöt, tizenhat, tizenhét, tizennyolc, tizenkilenc, húsz.