Translation of "Yoldur" in German

- Bu, okula bir kısa yoldur.
- Bu, okula bir kestirme yoldur.

Das ist eine Abkürzung zur Schule.

Sanırım bu en iyi yoldur.

Ich meine, das ist der beste Weg.

O kasabaya giden uzun yoldur.

Es ist ein weiter Weg bis zur Stadt.

Bence, o en iyi yoldur.

Meiner Meinung nach ist das das beste Vorgehen.

Arkadaş olmak iyi bir yoldur.

So kann man gut Freundschaften schließen.

Hayat uzun, uzun bir yoldur.

Das Leben ist ein langer, langer Weg.

Bu onun İngilizce öğrendiği yoldur.

So hat er Englisch gelernt.

Bu yokuş yukarı bir yoldur.

- Das ist eine ansteigende Straße.
- Das ist eine Straße, die bergauf geht.

Barış için yol yoktur. Barış yoldur.

Es gibt keinen Weg zum Frieden, der Friede ist der Weg.

Mangal et pişirmek için bir yoldur.

Grillen ist eine Methode, Fleisch zu garen.

Egzersiz stresten kurtulmak için en iyi yoldur.

Körperliche Übung ist die beste Methode, Stress abzubauen.

Sorular sormak öğrenmek için iyi bir yoldur.

Fragen zu stellen ist eine gute Art zu lernen.

Bu, pazartesi günümü geçirmek için en iyi yoldur!

Dies ist die beste Art, einen Montag zu verbringen!

Açıkça sormak her zaman daha doğru bir yoldur.

Geradeheraus zu fragen ist immer der bessere Weg.

Ayrıca bu biraz ekstra yapmak için bir yoldur.

So kann man sich nebenbei etwas hinzuverdienen.

Gülümseme daha güzel olmak için ucuz bir yoldur.

Lächeln ist ein billiger Weg um schöner zu sein.

Mutluluğa giden bir yol yoktur. Mutluluğun kendisi yoldur.

Ein Weg zum Glück existiert nicht. Glück ist der Weg.

- Bu, köye giden uzun bir yoldur.
- Köye çok yol var.

Es ist ein weiter Weg bis zum Dorf.

Kızgın bir müşterinin duygularını onaylama durumun yatıştırılmasında etkili bir yoldur.

Indem man einem wütenden Kunden in seinem Ärger recht gibt, kann man die Situation effektvoll entschärfen.

Hayal kurmak için zaman ayırın; bu, yükselişe giden bir yoldur.

Nimm dir Zeit, um zu träumen; das ist der Weg zu den Sternen.

Yurt dışında yaşamak bir yabancı dili öğrenmek için en iyi yoldur.

Im Ausland zu leben ist der beste Weg, eine fremde Sprache zu erlernen.

Ellerinizi düzenli olarak yıkamak kendinizi hastalıklardan korumak için iyi bir yoldur.

Regelmäßig die Hände zu waschen ist ein guter Weg, sich vor Krankheiten zu bewahren.