Translation of "Ihtimaline" in German

0.005 sec.

Examples of using "Ihtimaline" in a sentence and their german translations:

Uyuma ihtimaline karşı, alarmı kur.

Stell dir für den Fall, dass du einschläfst, den Wecker!

- Yağmur ihtimaline karşı şemsiyeni yanına al.
- Yağmur yağması ihtimaline karşı şemsiyeni yanına al.

- Nimm für den Fall, dass es regnet, einen Regenschirm mit!
- Nimm deinen Regenschirm mit, falls es regnet.

Yağmur yağması ihtimaline karşı şemsiyemi aldım.

Ich habe meinen Regenschirm mitgenommen für den Fall, dass es regnet.

Yağmur yağma ihtimaline karşın şemsiyeni yanına almalısın.

Du solltest für den Fall, dass es regnet, deinen Schirm mitnehmen.

Yağmurun yağması ihtimaline karşı bir şemsiye almalısın.

Es könnte regnen, nimm deinen Regenschirm mit!

Burada bir şey olması ihtimaline karşın dikkatli olmalıyız.

Wir müssen ein wenig aufpassen, falls irgendetwas darin ist.

Burada bir şey olması ihtimaline karşın... ...dikkat etmeliyiz.

Ich muss vorsichtig sein, falls irgendetwas... ...darin ist.

Yağmur yağma ihtimaline karşı bir şemsiye almayı unutma.

Vergiss nicht, einen Regenschirm mitzubringen, für den Fall, dass es regnet.

Yağmur yağma ihtimaline karşı yanına bir şemsiye alsan iyi olur.

Am besten nimmst du einen Regenschirm mit, falls es regnen sollte.

Bir şeyin aksama ihtimaline karşın Tom'un bir yedek planı vardı.

Tom hatte noch einen Ausweichplan für den Fall, dass etwas schiefginge.

Parmaklarınızla kaldırırken altından hızlıca bir şey çıkması ihtimaline karşın dikkatli olun.

Man muss vorsichtig sein, wenn man das mit den Händen macht, falls etwas heraus eilt.

Sachiko her zaman "Hasta olma ihtimaline karşın bir kenara biraz para koysan iyi olur" derdi.

Sachiko hat immer gesagt: "Für den Fall, dass man krank wird, sollte man besser etwas Geld zur Seite legen."