Translation of "Yukarıya" in French

Yukarıya bakın.

Voyez ci-dessus.

Yukarıya sıkıca tutturdum.

J'ai sécurisé le tout... ici,

Tom'u yukarıya gönder.

- Faites venir Tom.
- Fais venir Tom.

Onu yukarıya götür.

Emmenez-le à l'étage.

Tom merdivenlerden yukarıya çıktı.

Tom monta les escaliers.

Yukarıya baktığımızda sonsuz gibi görünebilir

Il semble infini lorsque nous regardons le ciel

Biz yukarıya giderken hava incelir.

À mesure qu'on monte en altitude, l'atmosphère s'appauvrit.

Burnunun ucunu sürekli yukarıya doğru kaldırmazsa

S'il ne soulève pas constamment le bout de son nez vers le haut

Aslında, serbest piyasa aşağıdan yukarıya şekilde

De fait, un marché libre est organisé de bas en haut.

Tom Mary'nin merdivenlerden yukarıya çıktığını gördü.

Tom vit Marine monter les marches.

Beni yukarıya itersen dala ulaşabileceğimi düşünüyorum.

Je pense pouvoir atteindre la branche si vous me donnez une impulsion.

Bu yukarıya tırmanmaktan çok daha tehlikeli olabiliyor

C'est souvent plus dangereux qu'en montée,

Bunu benim için merdivenlerden yukarıya taşır mısın?

Voudriez-vous le porter au haut de l'escalier pour moi ?

Merdivenlerden yukarıya koştuktan sonra nefes nefese kaldım.

J'ai le souffle coupé d'avoir monté les marches quatre à quatre.

Peki, bir mesafe var ve yukarıya tırmanmaları gerekiyor

Eh bien, il y a une distance et il faut grimper

Burnunun ucunu sürekli yukarıya doğru kaldırma ise çakılması gerekmez mi?

Si le nez de votre nez est levé vers le haut, ne doit-il pas être cloué?

Vin Diesel şınav çekerken kendini yukarıya çekmez, dünyayı aşağıya iter.

Quand Vin Diesel fait des pompes, ce n'est pas lui qui se pousse en haut - c'est la terre qui est poussée en bas.

Yukarıya modelinin Güney Kore'de başarılı olduğunu söylemeliyiz. Ancak tüm bunlara rağmen

devons admettre que ce modèle de "haut en bas" a été une réussite en Corée du Sud. Mais malgré tout ça,

O yukarıya baktığında, balkonundan ona bakan yakışıklı genç bir adam gördü.

Lorsqu'elle leva les yeux, elle vit un beau jeune homme la regarder du haut de son balcon.

Bu dişi ateş böceği mürekkep balığı abisten yüzlerce metre yukarıya doğru göç ediyor.

Cette femelle calmar luciole migre à des centaines de mètres au-dessus des abysses.