Translation of "Kamyon" in French

0.020 sec.

Examples of using "Kamyon" in a sentence and their french translations:

Kamyon gitti.

Le camion est parti.

- Bir kamyon sürdün.
- Bir kamyon sürdünüz.

Tu conduisais un camion.

- Ben bir kamyon durağındayım.
- Bir kamyon durağındayım.

Je suis dans un relais routier.

Bir kamyon sürüyorum.

Je conduis un camion.

Kamyon tarafından çarpılıyordum.

- J'ai failli être écrasé par un camion.
- J'ai failli me faire renverser par un camion.

kamyon ve otomobik sürücüleri

mais aussi les routiers, les conducteurs

Kamyon kumu yere döktü.

Le camion a déchargé le sable sur le sol.

Kamyon bir arabaya çarptı.

Le camion a percuté une voiture.

Kamyon arabamın önünü kesti.

Le poids lourd traversa devant ma voiture.

Bir kamyon köpeğe çarptı.

Un camion a percuté le chien.

O bir kamyon kullanıyor.

Il conduit une camionnette.

Ben bir kamyon şoförüyüm.

Je suis un chauffeur de camion.

Ne büyük bir kamyon!

Quel gros camion !

Tom bir kamyon şoförü.

Tom est conducteur routier.

Ben bir kamyon kullanırım.

Je conduis un camion.

Kamyon yolda tüm hızıyla dönüyordu.

Un camion roulait à toute vitesse sur la route.

Ben bir kamyon sürmeye alışkınım.

- Je suis habitué à conduire un camion.
- Je suis habituée à conduire un camion.

Kedi neredeyse kamyon tarafından eziliyordu.

Le chat a presque été écrasé par un camion.

Neredeyse bir kamyon tarafından ezilecekti.

Elle fut presque écrasée par un camion.

Köpeğimiz bir kamyon tarafından ezildi.

Notre chien a été écrasé par un camion.

Neredeyse bir kamyon tarafından eziliyordum.

- J'ai failli être écrasé par un camion.
- J'ai failli me faire renverser par un camion.
- Je me suis presque fait écraser par un camion.

Zavallı kedi kamyon tarafından ezildi.

Le pauvre chat a été écrasé par un camion.

İkinci el bir kamyon aldım.

Je me suis acheté un camion d'occasion.

Büyük bir kamyon köşeye vardı.

Au coin, arriva un gros camion.

Köpek bir kamyon tarafından çarpıldı.

Le chien fut heurté par un camion.

Zaten bir çekici kamyon çağırdım.

J'ai déjà appelé une dépanneuse.

- Tom bir kamyon tarafından ezilmenin eşiğine gelmişti.
- Tom neredeyse bir kamyon tarafından eziliyordu.

Tom s'est presque fait écrasé par un camion.

Dikkat edin! Gelen bir kamyon var!

Attention ! Voici un camion qui arrive !

Kamyon sağa keskin bir dönüş yaptı.

Le camion a fait un virage à droite en épingle.

Kardeşi otuz yıl kamyon sürücülüğü yaptı.

Son frère avait été chauffeur routier durant trente ans.

İkinci el bir kamyon satın aldık.

Nous nous sommes acheté un camion d'occasion.

Dün bir kamyon bu duvara çarptı.

Hier, un camion a percuté ce mur.

Bugün neredeyse bir kamyon tarafından çarpılıyordum.

J'ai failli être renversé par un camion aujourd'hui.

Bir köpek bir kamyon tarafından ezildi.

Un chien a été écrasé par un camion.

Tom görünüşe göre bir kamyon şoförü.

Tom est apparemment chauffeur de camion.

Bir kamyon tarafından ezilmekten kıl payı kurtuldum.

J'ai évité de justesse d'être écrasé par un camion.

Bir kamyon tarafından ezilen bir çocuk gördük.

Nous avons vu un garçon écrasé par un camion.

Bu kamyon Aomori'den Tokyo'ya taze meyve taşır.

Ce camion transporte de la nourriture fraiche depuis Aomori jusqu'à Tokyo.

Dün bu yaya geçidinde bir yayaya kamyon çarptı.

Hier un piéton a été écrasé par un camion sur ce passage-piétons.

- Ne kadar da büyük bir kamyon!
- Kocaman bir TIR!

Quel gros poids-lourd !

Bir kamyon tarafından öldürüldüğü zaman Dan yirmili yaşlarının başında idi.

Dan était dans la vingtaine quand il a été tué par un camion.

Dan bir kamyon tarafından çarpıldı ve ağır bir şekilde yaralandı.

Dan a été frappé et grièvement blessé par un camion.

Tom, bir yarış arabası sürücüsü olmadan önce bir kamyon şoförüydü.

Tom était un chauffeur de camion avant de devenir un pilote de voiture de course.

- O bir pikap kamyon kullanıyor.
- O bir kamyonet kullanıyor.
- O bir pikap kullanıyor.

Il conduit une camionnette.