Translation of "Gözlerindeki" in French

0.003 sec.

Examples of using "Gözlerindeki" in a sentence and their french translations:

Gözlerindeki ışığı görseniz

des éclats dans les yeux,

Senin gözlerindeki gözyaşlarını görüyorum.

Je vois des larmes dans tes yeux.

Onun gözlerindeki korkuyu gördüm.

- J'ai vu la peur dans ses yeux.
- Je vis la peur dans ses yeux.

- Gözlerinin nesi var?
- Senin gözlerindeki sorun nedir?

- Qu'est-ce qui ne va pas avec vos yeux ?
- Qu'est-ce qui ne va pas avec tes yeux ?

Bazı öğrenciler gözlerindeki göz yaşlarıyla ona baktı.

Quelques étudiants la regardèrent avec des larmes dans les yeux.

Ona baktım ve onun gözlerindeki şefkati gördüm.

Je l'ai regardée et j'ai vu de la tendresse dans ses yeux.

Gözlerindeki, ışığa duyarlı hücrelerden oluşan yatay hatla ufku tararlar.

Ils ont une bande horizontale de cellules photosensibles pour scruter l'horizon.