Translation of "Gözlerinin" in French

0.008 sec.

Examples of using "Gözlerinin" in a sentence and their french translations:

O tam gözlerinin önünde.

- C'est juste devant tes yeux.
- C'est juste devant vos yeux.

Gözlerinin altında torbalar var.

- T'as des poches sous les yeux.
- Vous avez des poches sous les yeux.

Onun gözlerinin içine baktı.

Il la regarda dans les yeux.

O, onun gözlerinin farkındaydı.

Elle était consciente de son regard.

Onun gözlerinin içinde gözyaşları gördüm.

- Je vis des larmes dans ses yeux.
- J'ai vu des larmes dans ses yeux.

O onun gözlerinin önünde soyundu.

- Il l'a déshabillée des yeux.
- Il la déshabilla des yeux.

İri ve parlak gözlerinin içine baktım

Je plongeai mon regard dans ses grands yeux flamboyants

Senin gözlerinin altında mor halkalar var.

Tu as des cernes sous les yeux.

Tom su altında yüzerken gözlerinin kapatır.

Tom ferme les yeux quand il nage sous l'eau.

- Gözlerinin nesi var?
- Senin gözlerindeki sorun nedir?

- Qu'est-ce qui ne va pas avec vos yeux ?
- Qu'est-ce qui ne va pas avec tes yeux ?

Tom'un gözlerinin içine baktım ve ona doğruyu söyledim.

J'ai regardé Tom dans les yeux et lui ai dit la vérité.

Julia bir ayna alır ve gözlerinin önüne tutar.

Julia prend le miroir et le tient devant ses yeux.

Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer.

Un jour, ta vie défilera devant tes yeux. Assure-toi que ça vaille la peine d'être vu.