Translation of "Doğası" in French

0.003 sec.

Examples of using "Doğası" in a sentence and their french translations:

İnsanın doğası ölümlüdür.

La chair est mortelle.

Yaşamın doğası döngüseldir.

La vie de la nature est un cycle.

Birincisi, teknolojinin kendi doğası.

Une est la nature de la technologie en elle-même.

O, doğası gereği tembel.

Il est naturellement paresseux.

Erkek maymun, doğası gereği zekidir.

Le singe est intelligent par nature.

Onun cömert bir doğası var.

Il est de nature généreuse.

Bence son 30 yılda ilişkilerin doğası

Je pense que la nature des relations a fondamentalement changé

Onun arkadaş canlısı bir doğası var.

Il est de nature amicale.

İnsan doğası gereği sosyal bir hayvandır.

L'homme est, par nature, un animal social.

Yabancıların kafaları, onlara yapılan iddiaların doğası gereği karışık,

Ils sont déconcertés par la nature de l'accusation,

Bir köpeğin Buddha doğası var mıdır yoksa yok mudur?

Un chien a-t-il la nature de Bouddha ?

- Mary'nin sosyal bir doğası vardır.
- Mary'nin bir sosyal mizacı vardır.

Marie est de nature sociable.

- O yaradılıştan endişeli bir yapıya sahiptir.
- Doğası gereği kaygılı bir insandır.

Elle est anxieuse de nature.

- Aşk kördür.
- Aşkın gözü kördür.
- Aşk, doğası gereği kördür.
- Aşk doğal olarak kördür.

L'amour est aveugle.