Translation of "Veriyorsunuz" in English

0.004 sec.

Examples of using "Veriyorsunuz" in a sentence and their english translations:

Ve sonra geri veriyorsunuz.

and then you give it back.

Dur! Ona zarar veriyorsunuz!

Stop! You're hurting her!

Ona nasıl cevap veriyorsunuz?

How do you respond to that?

Sizler bana hayatımın anlamını veriyorsunuz.

You guys give my life meaning.

Bu nehre ne ad veriyorsunuz?

What is this river called?

Neden bu olaya önem veriyorsunuz?

Why do you attach importance to this incident?

Sağlığınıza ne kadar değer veriyorsunuz?

How much do you value your health?

Elmanın poşetini kaç liraya veriyorsunuz?

How much are you selling a bag of apples for?

Beyne az bir miktar voltaj veriyorsunuz,

You insert a small amount of voltage into the brain,

Elmanın bir poşetini kaç liraya veriyorsunuz?

How much are you selling a bag of apples for?

Ne üzerine odaklanacağınıza nasıl karar veriyorsunuz?

How do you decide what to focus on?

Hangi şarkıların çalınacağına nasıl karar veriyorsunuz?

How do you decide what songs to play?

- Hangi dersleri veriyorsunuz?
- Hangi dersleri öğretiyorsunuz?

What courses do you teach?

Tom'un bunu yapmasına neden izin veriyorsunuz?

Why do you permit Tom to do that?

Siz aptallar okula kötü bir isim veriyorsunuz.

You idiots are giving the school a bad name.

Bu apartman dairesi için ne kadar kira veriyorsunuz?

How much rent do you pay for the apartment?

Sizin için neyin doğru olduğuna nasıl karar veriyorsunuz?

How do you decide what's right for you?

Spor liglerine size orijinal içerik sağlaması için para veriyorsunuz,

you pay sports leagues to give you original content,

Bu kesinlikle bir yanlış anlaşılma. Bana çok fazla kredi veriyorsunuz.

That's a misunderstanding, for sure. You're giving me too much credit.

- Bu kendinize bir hediye veriyorsunuz gibi görünebilir.
- Bu kendine bir hediye veriyorsun gibi görünebilir.

That might look like you're giving yourself a gift.