Translation of "Tecrübesiz" in English

O, genç naif ve tecrübesiz.

She's young, naive and inexperienced.

Sami tecrübesiz ve çok gençtir.

Sami is inexperienced and very young.

Tom tecrübesiz ve aşırı ifadeler yapar.

Tom is inexperienced and makes extreme statements.

- O tecrübesiz.
- O henüz daha yeni gelmiş.

He's fresh off the boat.

Onun çalışmalarını eleştirirken henüz tecrübesiz olduğunu hesaba katmalısın.

When you criticize his work, you should take into account his lack of experience.