Translation of "Takdire" in English

- Tom'un sadakatı takdire şayandır.
- Tom'un bağlılığı takdire değerdir.

Tom's loyalty is admirable.

Onun davranışı takdire değerdi.

His conduct was admirable.

Onun davranışı takdire şayandır.

His behavior is worthy of respect.

Onun özverisi takdire değer.

His self-denial is admirable.

O takdire değer bir kadın.

- She's an admirable woman.
- She is an admirable woman.

Takdire şayan bir şekilde yaptın, Tom.

You've done admirably, Tom.

Sen takdire değer bir iş yaptın.

You've done an admirable job.

Senin güdün takdire değer fakat eylemin değmez.

Your motive was admirable, but your action was not.

O, çevreyi koruma hakkında takdire şayan bir konuşma yaptı.

He made an admirable speech about protecting the environment.