Translation of "Sayılır" in English

0.006 sec.

Examples of using "Sayılır" in a sentence and their english translations:

Yakışıklı sayılır.

He's kind of handsome.

- Bedenlerimiz aynı sayılır.
- Seninle ölçülerimiz aynı sayılır.

I'm about your size.

Bu bitmiş sayılır.

It's as good as done.

Tom yakışıklı sayılır.

Tom is kind of handsome.

O şirin sayılır.

He's kinda cute.

Uzun hikâye sayılır.

It's kind of a long story.

İş bitmiş sayılır.

The job is as good as done.

Her oy sayılır.

Every vote counts.

Her dakika sayılır.

Every minute counts.

Tom'un görüşü sayılır.

Tom's opinion counts.

Her dolar sayılır.

Every dollar counts.

...bu bir fener sayılır.

this is a beacon.

Bu kitap eski sayılır.

This book is a little out of date.

Mary benim kızım sayılır.

Mary is my kind of girl.

Yağmurlu bir gün sayılır.

It's sort of a rainy day.

Tom'un yaralaları önemsiz sayılır.

Tom's injuries are considered minor.

Pekâlâ, kurudu sayılır ama sıcak.

Okay, dry-ish, but warm.

Hatırı sayılır herkes orada olacak.

- Everyone who's anyone will be there.
- Everybody who's anybody will be there.

Tom hatırı sayılır bir avukattı.

Tom used to be a big shot lawyer.

Bir seçimde her oy sayılır.

Every vote counts in an election.

- Buradaki işim bitti sayılır.
- Burada işim bitmek üzere.
- Buradaki işim neredeyse bitti sayılır.

I'm almost done here.

Pekâlâ, sanırım sabah için  hazır sayılır.

Okay, I think that's pretty well ready for the morning.

Oğluna hatırı sayılır bir servet bıraktı.

He bequeathed a considerable fortune to his son.

Ve aslında yarasalarda kötülük belirtisidir. Uğursuz sayılır

and it is actually a sign of evil in bats. Considered sinister

- O müzisyen gibi bir şeydir.
- Müzisyen sayılır.

He is something of a musician.

- Anladım sayılır.
- Mevzuyu hemen hemen kaptım gibi.

I sort of understand.

Bu tecrübe onun yaşamında çok önemli sayılır.

This experience counts for much in his life.

İngilizce çoğu kez uluslararası bir dil sayılır.

English is often considered an international language.

- Tom tehlikeli sayılır.
- Tom tehlikeli kabul edilir.

Tom is considered dangerous.

Evren sıcak, yoğun ve hatırı sayılır derecede pürüzsüzdü

The universe was hot and dense and really smooth

On sekiz yaşın üstündeki biri yetişkin olarak sayılır.

Anyone over eighteen years of age counts as an adult.

Tom gerçekten akıllı ve aynı zamanda sevimli sayılır.

Tom is really smart and also kind of cute.

Bu kitap, onun çalışmalarının en iyileri arasında sayılır.

This book counts among the best of his work.

Sevgide, küçük jestler büyük sözcüklerden daha fazla sayılır.

In love, small gestures count more than big words.

- Burada işim bitmek üzere.
- Buradaki işim neredeyse bitti sayılır.

- I'm almost finished here.
- I'm almost done here.

Hatırı sayılır bir tartışmadan sonra, alıcı ve satıcı anlaşmaya vardı.

After considerable argument, the buyer and the seller finally came to terms.

- Dereyi görmeden paçaları sıvama.
- Gurkun cücüğü güzün sayılır.
- Tavuğun cücüğünü güzün sayarlar.

- Don't count your chickens before they are hatched.
- Don't count your chickens before they hatch.

"Yüzyıllık Yalnızlık" İspanyol edebiyatının "Don Kişot"tan bu yana en önemli eseri sayılır.

"One Hundred Years of Solitude" is considered the most important work of Spanish literature since "Don Quixote."

- "Siz ikiniz gerçekten çıkıyor musunuz?" "Sayılır."
- -''Siz cidden de görüşüyor musunuz?'' -''Gibi gibi.''

"Are you two really dating?" "Sort of."

- Tom senin akranın, değil mi?
- Tom sen yaşlarda, değil mi?
- Tom seninle yaşıt sayılır, değil mi?
- Tom'un yaşı sana yakın, değil mi?

Tom is about your age, isn't he?