Translation of "şirin" in English

0.031 sec.

Examples of using "şirin" in a sentence and their english translations:

Onlar şirin.

They're cute.

Kedi şirin.

The cat is adorable.

Tom şirin.

- Tom is adorable.
- Tom is lovable.
- Tom is loveable.

Postacı şirin.

- The mailman is cute.
- The postman is cute.

Çok şirin!

- How cute!
- So cute!

Jingxiang çok şirin.

JingXiang is so cute.

O çok şirin.

That's so cute.

O gerçekten şirin.

That's really cute.

Senin kedin şirin.

Your cat is cute.

Şirin olduğunu biliyorum.

I know that she is cute.

O şirin sayılır.

He's kinda cute.

Tom çok şirin.

Tom is real cute.

Tom şirin mi?

Is Tom cute?

Bu çok şirin.

That's very cute.

Mary oldukça şirin.

Mary is pretty cute.

Tom'un köpeği şirin.

Tom's dog is cute.

Tom'un çocukları şirin.

Tom's children are cute.

Sizin çocuklarınız şirin.

Your children are cute.

- Bu penguen gerçekten şirin.
- Bu karabat gerçekten şirin.

This penguin is really cute.

Ne şirin bir bebek!

What a lovely doll!

Mary şirin. Jane de.

Mary is cute. So is Jane.

Bu güzel ve şirin.

It's nice and cool.

Ne şirin köpek yavruları!

What adorable puppies!

Fırında çalışan kız şirin.

The girl who works at the bakery is pretty.

Tom çok daha şirin.

Tom is much cuter.

Ne şirin bir çocuk!

What a cute little boy!

Mary'nin şirin olduğunu düşündüm.

- I thought Mary was cute.
- I thought that Mary was cute.

Ne şirin bir kedi!

What a cute cat!

Tom gerçekten çok şirin.

Tom is really very nice.

Daha şirin olmak istiyorum.

I wanna be cuter.

Gelincik en şirin hayvandır.

The stoat is the cutest animal ever.

Senin şirin olduğunu söylüyor.

She says you're cute.

O kedi çok şirin.

- That cat is so cute!
- That cat is so cute.

Şirin bir aksanı var.

- She has a cute accent.
- She's got a cute accent.

Şu şirin yüze bak.

- Look at that cute face.
- Look at that adorable face.

Ne şirin bir bebek. Cee.

What a cute baby! Peek-a-boo!

O, kasabadaki en şirin oğlan.

He's the cutest boy in town.

Olmak istediğinizde oldukça şirin olabilirsiniz.

You can be pretty charming when you want to be.

Şu kız çok şirin görünüyor.

That girl looks very cute.

- Ne kadar hoş!
- Ne şirin!

How lovely!

O kız güzelden çok şirin.

That girl is more cute than beautiful.

Şirin görünmek için burada değilim.

I'm not here to look cute.

Mary'nin gerçekten şirin olduğunu duydum.

I heard Mary is really cute.

Bütün bebek hayvanlar şirin değil.

Not all baby animals are cute.

Mary bugün gerçekten şirin görünüyor.

Mary looks really cute today.

Neden sincaplar bu kadar şirin?

Why are squirrels so cute?

Tom sınıfımızdaki en şirin çocuk.

Tom is the cutest boy in our class.

Tom Mary'nin şirin olduğunu düşündü.

Tom thought Mary was cute.

Tom'un yaptığının şirin olduğunu düşünüyordum.

- I thought what Tom did was cute.
- I thought that what Tom did was cute.

Tom gerçekten şirin bir adamdı.

Tom was a really nice guy.

O, üniforması içinde şirin görünüyor.

He looks cute in his uniform.

Tom Mary'ye şirin olduğunu söyledi.

Tom told Mary she was cute.

Tom Mary'nin şirin olduğunu söylüyor.

Tom says Mary is cute.

Bunun gerçekten şirin olduğunu düşündüm.

- I thought it was really cute.
- I thought that it was really cute.

Şirin ol ve kapa çeneni!

Be pretty and shut up!

Tom çok şirin bir çocuktu.

Tom was such a cute kid.

Tavşanlar sincaplardan daha şirin mi?

Are rabbits cuter than squirrels?

O kedi yavrusu çok şirin.

- That kitten is so adorable.
- That kitten is so cute.

Bu kedi yavrusu çok şirin.

- That kitten is so adorable.
- That kitten is so cute.

Onun şirin olduğunu düşünmüyor musun?

You don't think he's cute?

Ne şirin bir adın var.

What a cute name you have.

Mary bugün çok şirin görünüyor.

Mary looks pretty today.

O çok şirin bir yüz.

- That's such a cute face.
- That's such an adorable face.

Tom, Mary'nin şirin olduğunu düşünmüyor.

Tom doesn't think that Mary is cute.

Tom Mary'nin şirin olduğunu düşünmedi.

Tom didn't think that Mary was cute.

Tom Mary'nin şirin olduğunu söyledi.

- Tom said that Mary was beautiful.
- Tom said Mary was pretty.
- Tom said that Mary was cute.

Mary buradaki en şirin kız.

Mary is the cutest girl here.

Betty şirin bir kız, değil mi?

Betty is a pretty girl, isn't she?

Tom ve Mary birlikte şirin görünüyorlar.

Tom and Mary look cute together.

Tom ve Mary şirin bir çift.

Tom and Mary are a cute couple.

Gerçekten Tom'un şirin olduğunu düşünüyor musun?

- Do you really think Tom is cute?
- Do you really think that Tom is cute?

Tom, Mary'nin şirin olduğunu düşündüğünü söyledi.

- Tom said that he thought Mary was cute.
- Tom said he thought that Mary was cute.
- Tom said that he thought that Mary was cute.
- Tom said he thought Mary was cute.

O, şimdiye kadar gördüğüm en şirin şey.

That is the cutest thing I have ever seen.

Tom Mary'nin ne kadar şirin olduğuna inanamadı.

Tom couldn't believe how cute Mary was.

O bebek aslında hiç de şirin değil.

That baby is really not cute at all.

O şirin olabilir ama ben ondan hoşlanmıyorum.

She may be cute, but I don't like her.

O, şirin ve modaya uygun görünmek istiyor.

She wants to look cute and trendy.

Erkek kardeşim bana şirin bir bebek verdi.

My brother gave me a cute doll.

Tom bana Mary'nin şirin olduğunu düşündüğünü söyledi.

- Tom told me that he thinks Mary is cute.
- Tom told me he thinks Mary is cute.
- Tom told me that he thinks that Mary is cute.
- Tom told me he thinks that Mary is cute.

Neden çocuklar bu kadar şirin, merak ediyorum?

Why are kids so cute, I wonder?

Bu şimdiye kadar gördüğüm en şirin bebek.

This is the cutest baby that I have ever seen.

Senin saçın şirin. Ben onu o şekilde seviyorum.

Your hair is cute. I like it that way.

Ne kadar da şirin görünüyordu pencereden mendilini sallarken!

How cute she looked as she waved her handkerchief from the window!

- Bu penguen gerçekten şirin.
- Bu buzulkuşu gerçekten sevimli.

This penguin is really cute.

- Bu adam gerçekten şirin.
- Bu adam gerçekten sevimli.

This guy is really cute.

Mary Cadılar Bayramı kostümüyle sevimli ve şirin görünüyordu.

Mary looked adorable and cute in her Halloween costume.

Satın aldığım kahve şirin bir plastik bardakta geldi.

The coffee I bought came in a pretty plastic cup.

O gerçekten şirin ve bu yüzden onunla çalışmayı seviyorum

He's really cute, and so I like working with him.

- Sevimli değil mi?
- Şirin değil mi?
- Cici değil mi?

Isn't it cute?

- Mary, kasabadaki en şirin kız.
- Mary, kasabadaki en sevimli kız.

Mary is the cutest girl in town.

Küçük bir ada üzerindeki bir göletin ortasında şirin bir ördek evidir.

In the middle of a pond on a tiny island is a charming little duck house.