Translation of "Pay" in English

0.003 sec.

Examples of using "Pay" in a sentence and their english translations:

O adil bir pay mı?

Is that a fair share?

Dağıtıcılar olağanüstü bir pay istiyorlar.

The distributors are asking for an exceptional margin.

O, işi tamamlamada pay sahibi oldu.

He had a share in completing the job.

Devlet memurlarının en çok pay aldığı ülke.

the biggest share of civil servants in the region.

Bana babamın servetinden küçük bir pay verildi.

I was given a minor share of my father's wealth.

- Tom kirasını ödemiyor.
- Tom doesn't pay his rent.

Tom hasn't been paying his rent.

- Para üçü arasında dağıtıldı.
- Para üçü arasında pay edildi.

The money was divided among the three.

Onun ülkesinde yaşayan insanlar olarak kendimize bir pay çıkardık mı?

Did we get any share to ourselves as people living in his country?

Her şeye rağmen, kim daha fazla pay vermek ister ki?

Nonetheless, who wants to pay more?

- Sami bir pay sahibi değildir.
- Sami bir hisse sahibi değildir.

Sami is not a sharer.

Google Chrome,Google Pay,G-Mail,Google Maps,Drive,Blogger,Hanguots,Chrome,Youtube

Google Chrome, Google Pay, G-Mail, Google Maps, Drive, Blogger, Hanguots, Chrome, Youtube

Bu günlerde, "aslan payı" genellikle "en büyük pay" anlamına gelmektedir; fakat çok geçmeden önce "onun hepsi" anlamına geliyordu.

These days, "the lion's share" usually means "the biggest share"; but not so long ago, it meant "all of it."

- Başarının bir sürü babası vardır, ama başarısızlık yetimdir.
- Başarıdan kendine pay çıkaran çok olur, ama başarısızlığı kimse sahiplenmez.

Success has many fathers, but failure is an orphan.

- Bazıları kendilerine pay düşmediği için rüşveti sevmez.
- Bazı insanlar rüşvetten kendileri nemalanamadığı için nefret eder.
- Bazıları yolsuzluğu kendileri faydalanamadığı için sevmez.

Some people hate graft because they didn't get their share.