Translation of "Onardı" in English

O ağı onardı.

He fixed the net.

O, şemsiyemi onardı.

She repaired my umbrella.

Tom saatini onardı.

- Tom repaired his clock.
- Tom fixed his clock.

O ağlarını onardı.

He repaired the nets.

O onu onardı.

He fixed it.

Tom onu onardı.

Tom fixed it.

Mary onu onardı.

Mary fixed it.

O kırık masayı onardı.

He fixed the broken table.

O bir bilgisayarı onardı.

She fixed a computer.

O bir vantilatör onardı.

She repaired a ventilator.

Tom bir evi onardı.

Tom renovated a house.

Mary bir evi onardı.

Mary renovated a house.

Tom benim bilgisayarımı onardı.

Tom fixed my computer.

Piyano teknisyeni piyanoyu onardı.

The piano technician repaired the piano.

Tom damlayan musluğu onardı.

- Tom fixed the leaky faucet.
- Tom fixed the dripping tap.
- Tom mended the dripping tap.
- Tom repaired the dripping tap.

Tom Mary'nin arabasını onardı.

Tom fixed Mary's car.

Tom devre kesiciyi onardı.

Tom fixed the circuit breaker.

Babam kırık bir sandalyeyi onardı.

My father fixed a broken chair.

Sorunu kısa bir zamanda onardı.

He fixed the problem in a jiffy.

Tom onu bir çekiçle onardı.

Tom fixed it with a hammer.

O benim için şemsiyemi onardı.

He fixed my umbrella for me.

Tom benim için saatimi onardı.

Tom repaired my watch for me.

- Tom çiti onardı.
- Tom çiti tamir etti.

Tom fixed the fence.

Sami, kaputu açtıktan saniyeler sonra motoru onardı.

Sami fixed the engine seconds after opening the hood.

- Tom bisikletini tamir etti.
- Tom bisikletini onardı.

- Tom repaired his bicycle.
- Tom fixed his bicycle.

Sami, Leyla'nın arabasını 60 dolarlık indirimli fiyatla onardı.

Sami fixed Layla's car for the bargain price of 60 dollars.

Yeni bir masa alacaktım ama kocam kırık bacağı onardı.

I was going to buy a new table, but my husband fixed the broken leg.