Translation of "Nevi" in English

Bir nevi takıntı hâline gelmişti.

I mean, it just became a bit of an obsession.

Ben bir nevi Tom'a aşık oldum.

I sort of had a crush on Tom.

Ancak benim için bir nevi ilham kaynağı.

but to me, it represents a sort of inspiration.

Artık bir nevi görsel savaşa dönüşüyor bu iş

now it turns into a kind of visual war

Bütün bu bilgiler, aktivizmimi bir nevi destekledi ve güçlendirdi.

So all these facts sort of strengthened and buttressed my activism.

Bir nevi aslında bizim güneş sistemimizin çöplüğü olarak adlandırabiliriz

in a way, we can actually call it the dumpster of our solar system.

Bir nevi düşüyor gibiydi, tam bir usta, ortamına tamamen alışık.

-[screech] -It’s almost like free falling really completely adept, completely at home in its environment.

Moda yazarları ayrılabilir ceplere karşı olmaya başlamış ve bir nevi küçük çanta alan el çantalarını

Fashion journalists began rallying against the tie-in pocket, in favor of the reticule