Translation of "Komşularım" in English

Komşularım Fransızdır.

My neighbors are French.

Komşularım Kanadalıdır.

My neighbors are Canadian.

Komşularım benim dostlarımdır.

- My neighbours are my friends.
- My neighbors are my friends.

Yeni komşularım kim?

Who are my new neighbors?

Komşularım, benim arkadaşlarımdır.

- My neighbours are my friends.
- My neighbors are my friends.

Benim komşularım yok.

I have no neighbors.

Benim komşularım Kanadalıdır.

My neighbors are Canadians.

Komşularım dün gittiler.

My neighbors left yesterday.

Neredeyse tüm komşularım sempatiktir.

Almost all of my neighbors are nice.

Komşularım çok güzel insanlar.

My neighbors are very nice people.

Bazı gürültülü komşularım var.

I have some noisy neighbors.

Komşularım kadar fakir değildim.

I wasn't as poor as my neighbors.

Komşularım benden nefret eder.

- My neighbors hate me.
- My neighbors despise me.
- My neighbors loathe me.

Benim komşularım beni küçümser.

- My neighbors hate me.
- My neighbors despise me.

Komşularım ve ben geçinemiyoruz.

My neighbors and I don't get along.

Bazı tuhaf komşularım var.

I have some weird neighbors.

Tüm komşularım çok arkadaş canlısı.

All my neighbors are very friendly.

Hemen hemen tüm komşularım iyidir.

Almost all of my neighbors are nice.

Benim komşularım benden nefret eder.

- My neighbors hate me.
- My neighbors loathe me.

Komşularım hakkında çok şey bilmiyorum.

I don't know much about my neighbors.

Benim üst kattaki komşularım çok gürültücüdür.

My upstairs neighbors are very noisy.

Zengin komşularım özel bir golf kulübüne üyedir.

My rich neighbors belong to a private golf club.

Komşularım bana zaten Björk'ün kim olduğunu açıkladılar.

My neighbours have already explained to me who Björk is.

Komşularım dün gece yaptığımız gürültü için şikayetçi oldu.

My neighbors complained about the noise we made last night.

Komşularım bana birinin evime girmeye çalıştığı bilgisini verdiler.

The neighbors informed me that somebody had tried to break into my house.

O evdeki komşularım Alman ve İngiliz, her ikisi de.

My neighbours in that house are German and English, both.