Translation of "Kızarır" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kızarır" in a sentence and their english translations:

Bu yeşil yapraklar sonbaharda kızarır veya sararır.

- These green leaves turn red or yellow in fall.
- These green leaves turn red or yellow in autumn.

Bob çok çekingendir ve kızlarla sohbet ederken kızarır.

Bob is very timid and blushes when chatting with girls.

Bu yeşil yapraklar güz aylarında kızarır veya sararırlar.

These green leaves turn red or yellow in autumn.

- Bir kötünün bin iyiye zararı var.
- Bir çürük elma sepetteki tüm elmayı çürütür.
- Üzüm üzüme baka baka kızarır.

One rotten apple spoils the barrel.

- Kır atın yanında duran ya suyundan ya huyundan alır.
- İtle yatan bitle kalkar.
- Körle yatan şaşı kalkar.
- Üzüm üzüme baka baka kızarır.

- He who sleeps with dogs wakes up with fleas.
- He who sleeps with dogs gets up with fleas.